İşletme Bölümü Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 67
  • Öğe
    Uzun mesafe koşu etkinliklerinde katılımcıların sadakatini etkileyen unsurlar
    (Atatürk Üniversitesi, 2019) Tınaz, Cem; Schoemaker, Jelle; Kuvvetli, Ümit
    Bu araştırmanın amacı, farklı karakteristik özelliklere sahip olan uzun mesafe koşu etkinlikleri katılımcılarının demografik özelliklerinin incelenmesi ve katılımcıların sadakatinin, etkinlikteki hizmet özelliklerinden hangilerinden ve ne ölçüde etkilediğinin belirlenmesidir. Araştırmanın ilk aşamasında, literatür taraması neticesinde belirlenen değişkenlerin koşu etkinliklerine katılanların o etkinliğe yönelik sadakati üzerindeki etkisini kavramak ve sadakat üzerinde etkili olabilecek diğer değişkenleri tanımlamak için nicel bir pilot uygulama yapılmıştır. Pilot çalışmadan elde edilen veriler doğrultusunda, etkinliğe katılım tercihinde etkili olduğu tespit unsurlardan etkinlikteki ortam, etabın zorluk derecesi, sosyal çevre, inovatif hizmetlerin sunumu, müdahil olma, sosyal çevre, koşuya adanmışlığın ikinci aşamada kullanılmasına karar verilmiştir. İkinci aşamada kullanılmak üzere geliştirilen anketi eksiksiz olarak dolduran 366 kişiden elde edilen veri, SPSS 20 programına işlenmiş ve analiz edilmiştir. Sadakat bağımlı değişkeni, doğrudan ölçülmesi mümkün olmayan bir kavram olduğundan koşu etkinliğinde sadakati etkileyen unsurların belirlenmesi için direkt olarak gözlemlenemeyen (latent) değişkenlerin gözlemlenen değişkenler ile modellenmesinde oldukça başarılı sonuçlar veren Yapısal Eşitlik Modellemesi’nden (YEM) yararlanılmıştır. Katılımcıların %72,7 ile büyük bir çoğunluğu teknolojik ve dijital araçların daha fazla kullanılmasını istemektedir. Koşucuların %67,5’i son on iki ayda 6 ya da az koşu etkinliğine katılmışken, %72,4’ü son etkinlik de dahil olmak üzere tercih ettikleri etkinliğe 3 ya da daha az kez katılmıştır. Koşu etkinliklerinde sadakati en çok etkileyen faktörün etkinliğin gerçekleştiği ortam ve katılımcının profesyonellik düzeyi olduğu belirlenmiştir.
  • Öğe
    Hisse senetleri piyasalarında heterojenlik analizi: Borsa İstanbul örneği
    (Yasar University, 2020) Kahyaoglu, Sezer Bozkuş ; Kahyaoğlu, Hakan
    Bu çalışmada amaç, Heterojen Piyasa Hipotezi (HPH) çerçevesinde oynaklık ve bu oynaklığın farklı zaman dilimlerinde farklı olmasına bağlı olarak, Borsa İstanbul Hisse Senetleri Piyasası'nın heterojenlik yapısının analizini yapmaktadır. Hisse senetleri piyasasında işlem yapan karar birimlerinin çeşitliliği, farklı zaman aralıklarında fiyat hareketlerinin farklılaşmasına neden olmaktadır. Bu farklılaşmanın temelinde ise, söz konusu karar birimlerinin piyasa, risk ve buna yönelik algılama biçimleri konusunda çeşitlilik göstermesidir. Davranışsal finans açısından heterojenlik olarak tanımlanan bu çeşitlilik, finans literatüründe genel olarak Heterojen Piyasa Hipotezi (HPH) çerçevesinde ele alınmaktadır. Bu hipotezin kaynağında özellikle hisse senetleri piyasasındaki kendi adına işlem yapanlar ile belirli bir kurumla ilişkili olarak işlem yapanların davranışları arasında farklılaşma olmasıdır.  Bundan dolayı  söz konusu süreç standart oynaklık modelleri aracılığıyla açıklanamadığından, literatürde heterojen piyasa hipotezini esas alan yeni teknikler geliştirilmiştir. Bu çalışmada kullanılan teknik, hipotezin geçerliliğini ortaya koyan bir bulgu sunmaktadır. Bununla birlikte, piyasadaki fiyat hareketlerinden hesaplanan oynaklığa dayalı bir yaklaşım sunan teknik yoluyla, piyasanın heterojenliği ile karar birimlerinin heterojenliği arasındaki ilişki de ortaya konmaktadır. Böylece Borsa Istanbul Hisse Senetleri Piyasası'nın heterojen bir piyasa özelliğine sahip olup olmadığını analiz etmenin yanında; bu çalışmada piyasa katılımcılarının söz konusu oluşum üzerindeki etkisi de incelenmektedir. Buna göre elde edilen ampirik bulgular çerçevesinde politika önerileri sunularak literatüre katkı sunulması hedeflenmektedir.
  • Öğe
    Single-stock futures and the spot volatility: An event study in Borsa Istanbul
    (Sivas İktisadi ve İdari Akademik Araştırmacılar Derneği, 2024) Takmaz, Sefa
    This study investigates the impact of the introduction of Single-Stock Futures (SSFs) on stock volatility and trading volume in Türkiye's Borsa Istanbul. Utilizing an event study methodology with the Exponential Generalized Autoregressive Conditional Heteroskedasticity (EGARCH) model, it examines 43 stocks listed on Borsa Istanbul with corresponding futures contracts on the VIOP exchange. The results show that introducing SSFs correlates with increased market volatility and trading activity, challenging the traditional market stability theory associated with derivatives. This study contributes significantly to the literature on financial derivatives in emerging markets, highlighting the dynamics and implications of SSFs on underlying stock behavior, and provides insights for investors, fund managers, and policymakers in assessing the impact of derivative trading on market dynamics.
  • Öğe
    A discussion on the need for a macro perspective to studies in the field of sustainability and marketing
    (Olgun KİTAPCI, 2023) Aydın, Ali Emre
    Amaç: Bu kavramsal çalışma sürdürülebilirlik ve pazarlama alanındaki tartışmalı konuları bütüncül ve eleştirel bir perspektifle değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Ayrıca, pazarlama araştırmalarının konuyla ilgili sorumluluğuna ilişkin bir tartışma yürütmek hedeflenmektedir. Tasarım/Metodoloji/Yaklaşım: Sürdürülebilirlik ve pazarlama alanındaki eleştirel çalışmalarda dağınık bir şekilde yer alan tartışmalı konular bütüncül bir bakış açısıyla ve makro yaklaşımla değerlendirilmiştir. Bulgular: İlk olarak konuyla ilgili çalışmalarda baskın olan mikro perspektifin ötesinde makro ve eleştirel perspektifin gerekliliği vurgulanmaktadır. Ayrıca sürdürülebilirlik ve pazarlama alanındaki eleştirel çalışmalarda dağınık bir şekilde yer alan tartışmalı konuları göz önünde bulundurmanın önemli olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Buna ek olarak pazarlama araştırmacılarının konuyla ilgili sorumluluğunu gözden geçirmesine yönelik bir değerlendirme yapılmıştır. Özgünlük: Sürdürülebilirlik ve pazarlamanın kesişim noktasında yer alan aktörlerin artan çabalarına karşın sürdürülebilir yaşam koşulları yaratma konusunda bu çabalara denk gelecek bir ilerleme kaydedilememektedir. Bu çelişkinin ortaya çıkmasında, sürdürülebilirlik ve pazarlama alanındaki araştırmaların rolünün sorgulanması önemlidir. Bu sorguya yönelik eleştirel bir tutum benimseyen çalışmalar olsa da bütüncül bir bakış açısına sahip çalışma sayısı sınırlıdır. Bu çalışma bu boşluğa odaklanmaktadır.
  • Öğe
    Success factors in the European Football Championship
    (Fenerbahçe Üniversitesi, 2023) Kuvvetli, Ümit
    In this study, the aim was to determine the critical factors for success in UEFA European Men's Football Championships. Accordingly, data on various variables related to national teams participating in six European Football Championships held between 2000 and 2020 were collected and analyzed using logistic regression. The analysis results indicate that the number of players from Champions League teams and the position of countries in the FIFA rankings are influential in reaching the quarterfinals, while the number of players from teams of the Champions League and reaching the last 16 in UEFA Cup has an impact on reaching the semi-finals. In addition to these variables, the number of players from the top five major football leagues and the position of countries in the FIFA rankings positively affect the likelihood of countries being more successful, whereas the number of players from different club teams in the tournament squad and having a foreign national team coach negatively affect the probability of countries being successful. The results yöshow that a high quality population is more necessary for success than a large population of the country.
  • Öğe
    What have been said in strategic management literature during Covid-19 pandemic?
    (Toros Üniversitesi, 2022) Bilgiç, Emre; Aydoğan, Tahsin
    Organizations are struggling with severe circumstances brought by COVID-19. When overly increased uncertainty and complexity in a pandemic are considered, strategic management has gained importance. Thus, researchers have focused on strategic management from different perspectives and this situation has led to that strategic management literature considering COVID-19 incredibly enlarged. Here, this research aims to show the architecture of the current literature and examine it with a holistic and critical perspective provided by using bibliometric analysis and critical systematic review concurrently. 226 articles were determined to represent the literature in two steps: (i) WOS search based on keywords and (ii) eliminating irrelevant articles by reading. To realize research aims, a twofold research method was adopted. By leveraging bibliometric analysis, the map of the current literature was shown. Then, a critical systematic review based on content analysis of 226 articles was carried out. Herein, more/less studied fields and future research directions were shared, and methods & levels of analysis of research were shared.
  • Öğe
    Mevsimsel rezervasyon sistemlerinde kaynak planlama ve çizelgeleme için etkin çözüm algoritmaları
    (Ministry of Industry and Technology, 2025) Eliiyi, Uğur
    Amaç: Bu çalışmada, rezervasyon sistemlerinde eş zamanlı kapasite planlama ve çizelgeleme kararlarını optimize eden bir problem için etkin çözüm algoritmaları önerilmektedir. Problem özellikle turizmde otel veya koltuk rezervasyonları, sağlık sistemlerinde operasyon ve tedavi rezervasyonları ya da liman lojistik operasyonları gibi randevu/rezervasyon ile çalışan sistemler için önemlidir. Yöntem: İncelenen optimizasyon problemi, işleme alınan rezervasyonlara ait net getirinin maksimize edilmesi amacıyla, çizelgeleme ve dinamik kapasite belirleme kararlarının eş zamanlı olarak verilmesini içermektedir. Problemin yapısal özelliklerini kullanan rastgele bir inşa edici sezgisel yöntem ile etkili iyileştirme algoritmaları önerilmiştir. Algoritma performansını test etmek amacıyla kapsamlı hesaplamalı deneyler gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Geliştirilen yaklaşım hem çözüm kalitesi hem de zaman açısından mükemmel performans göstermektedir. Sezgisel yöntem 200 rezervasyona kadar CPLEX'e göre çözüm süresi ve kalitesi açısından üstündür. Algoritmanın performansı, problemin büyüklüğü ile değişmemektedir. Özgünlük: Bu çalışma, bu önemli problem için sezgisel çözümler öneren ilk çalışmadır. Kaynak kullanımı ve çizelgelemenin optimizasyonu yoluyla birçok sektörde önemli sosyal ve ekonomik katkılar elde edilebilir. Geliştirilen hızlı ve etkili problem çözme teknikleri ileri araştırmaların önünü açacaktır.
  • Öğe
    Lojistik 4.0 Hizmet Sağlayıcı Alternatiflerinin CRITIC tabanlı WASPAS Yöntemi ile analizi
    (Ministry of Industry and Technology, 2025) Akpınar, Muhammet Enes
    Amaç: Bu çalışmanın amacı, dijital dönüşüm ve Endüstri 4.0 teknolojileriyle şekillenen Lojistik 4.0 kavramı çerçevesinde, lojistik hizmet sağlayıcılarının değerlendirilmesi ve en uygun hizmet sağlayıcının belirlenmesidir. Lojistik 4.0, akıllı sistemler ve büyük veri analitiği gibi yenilikçi teknolojileri kullanarak lojistik süreçleri optimize etmeyi hedefler. Bu bağlamda, doğru hizmet sağlayıcıyı seçmek, işletmeler için stratejik bir öneme sahiptir. Çalışma, işletmelerin bu karmaşık süreçte doğru kararlar almasına yardımcı olmayı amaçlamaktadır. Yöntem: CRITIC (Criteria Importance Through Intercriteria Correlation) tabanlı WASPAS (Weighted Aggregated Sum Product Assessment) yöntemi kullanılmıştır. CRITIC yöntemi ile kriterlerin objektif ağırlıkları belirlenmiş, WASPAS yöntemi ise bu ağırlıkları kullanarak alternatiflerin genel performans skorlarını hesaplamıştır. Bulgular: Çalışma sonuçları, işletmelerin Lojistik 4.0 hizmet sağlayıcılarını seçerken dikkat etmeleri gereken önemli kriterleri ve en iyi performans gösteren hizmet sağlayıcıları ortaya koymuştur. Özgünlük: Bu çalışma, CRITIC ve WASPAS yöntemlerinin birlikte kullanımının, lojistik sektöründe hizmet sağlayıcı seçiminde sağladığı avantajları ve yöntemlerin etkinliğini vurgulamaktadır. Ayrıca, lojistik sektöründe Lojistik 4.0 hizmet sağlayıcılarının seçimi konusunda literatüre katkı sağlamaktadır.
  • Öğe
    Kuşak çalışmalarındaki tartışmalı konulara ilişkin bir değerlendirme
    (Sakarya Üniversitesi, 2020) Aydın, Ali Emre
    Kuşak kavramı ve kuşaklar arası farklılıklar, akademisyenler, uygulayıcılar ve popüler medya gibi birçok tarafın ilgisini çekmekte ve konuyla ilgili araştırma sayısı her geçen gün artmaktadır. Bununla birlikte kuşak kavramının çok boyutlu yapısına odaklanan ve kuşak çalışmalarındaki sorunlara değinen sınırlı sayıda araştırma vardır. Bu doğrultuda, kuşakları daha iyi kavrayabilmek için kavramla ilgili varsayımların eleştirel bir biçimde sorgulanması önemlidir. Bu çalışmanın amacı, kuşak kavramını analiz ederek ve kavramın bağlamından kopuk olarak ele alınmasının yarattığı sorunları sistematik bir şekilde ortaya koyarak kapsamlı bir çerçeve sunmaktır. Ayrıca pazarlama alanındaki kuşak literatürüne eleştirel bir bakış açısı ile katkı sağlanması hedeflenmiştir. Bunun için kavramın tarihsel gelişimi, tanımları ve kullanımındaki sorunlar tartışılmış ve pazarlama alanında kuşak farklılıklarına odaklanan çalışmalar literatür analizi yöntemi ile değerlendirilmiştir. Kuşaklar arası farklılıklarla ilgili literatürde karşılaşılan genel sorunlar, pazarlama alanındaki çalışmalar üzerinden betimlenmiştir. Bu noktadan hareketle kuşak kavramına dair bilgiye ilişkin kavrayış ve kuşaklarla ilgili araştırma tasarımları için önerilerde bulunulmuştur. Çalışmada sunulan çerçevenin hem araştırmacılar hem de uygulayıcıların kuşaklarla ilgili araştırma süreçlerine ve değerlendirmelerine katkı sağlaması beklenmektedir.
  • Öğe
    Uluslararası kariyer niyetinde sosyal sermaye ve özyeterlik etkisi
    (Sakarya Üniversitesi, 2020) Shuibu, Ali; Karakiraz, Ahmet; Çitçi, Umut Sanem
    Yeni ekonomik düzen, üniversiteden mezun olan binlerce birey için emek piyasasını oldukça rekabetçi hale getirmiştir. Ülkelerin genç işsiz sayılarının giderek artıyor olması, gençlerin üniversite eğitim döneminde farklı stratejiler geliştirmesine ve eylemlerde bulunmasına sebep olmaktadır. Genellikle kendi ülkelerinde mezuniyet sonrası iş bulma ihtimalini düşük değerlendiren öğrencilerin bir alternatif olarak uluslararası kariyer seçeneklerini değerlendireceklerini öngören araştırmacılar uluslararası kariyer niyetinin nasıl geliştiğini merak etmişlerdir. Sosyal Bilişsel Kariyer Teorisinin ve Sosyal Sermaye teorilerinin sunduğu zeminden hareket ile araştırmacılar bir devlet üniversitesinin İşletme Fakültesi lisans öğrencilerinden “uluslararası kariyer niyetlerini ve bu niyetin gelişmesine etkisi olan faktörleri değerlendirmeyi” mümkün kılan ankete katılmalarını istemişlerledir. Toplamda 497 öğrencinin cevap verdiği anketin sunduğu veriler ışığında “aile, akran, akademik ve toplumsal sosyal sermayenin” öz-yeterlik aracı değişkeni üzerinden lisans öğrencilerinin uluslararası kariyer niyetini nasıl etkilediğine dair geliştirilen hipotezler test edilmiştir. Yapılan araştırma sonucunda elde edilen temel bulgu aile, akran ve toplumsal sosyal sermayenin üniversite öğrencilerinin öz-yeterliğini geliştirdiği ve bunun üzerinden uluslararası kariyer niyeti geliştirmelerini sağladığıdır. Ancak araştırmanın çarpıcı bulgusu akademik sosyal sermayenin lisans öğrencilerinin uluslararası kariyer niyeti geliştirmesinde etkili olmadığıdır. Bu durum özellikle yasal bir zorunluluk olarak Cumhur Başkanlığı önderliğinde üniversitelerde giderek öne çıkan kariyer merkezleri için ayrıca araştırılması gereken önemli bir bulgudur.
  • Öğe
    Kırılganlığa esneklik cevabı "İnovasyon" olabilir mi? Kırılgan beşli incelemesi
    (Sakarya Üniversitesi, 2020) Çitçi, Umut Sanem; Dolu, Aslı; Ekinci, Ramazan
    Bu çalışmada, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları tarafından 2013 Mayıs ve 2017 Kasım tarihlerinde kırılgan beşli olarak ilan edilen ülke sınıflandırmalarını baz alarak inovasyonun kırılganlıktan çıkmak için bir çözüm oluşturup oluşturamayacağının cevabı aranmıştır. Bu kapsamda, çalışmada ikincil bir veri kaynağı olan Küresel İnovasyon Endeksinin 2009-2018 yıllık raporlarından derlenerek oluşturulan inovasyon endeksi (GII), inovasyon girdi endeksi ve inovasyon çıktı endeksi verileri kullanılmıştır. 2013 ve 2017 sınıflandırmalarında kırılgan ülke statüsünde olan 9 ülke için 10 yıllık inovasyon endeksi değişimi incelenmiştir. Bunun sonucunda, her iki sınıflandırmada da kırılgan ülke statüsünde tek ülke olan Türkiye’nin inovasyon endeksi değerlerinde yüzde 7’lik bir pozitif değişim olduğu gözlenmiştir. İlginç olan şudur ki; 2017 kırılgan beşli sınıflandırmasında artık kırılgan ülke olarak sayılmayan Hindistan, Endonezya, Brezilya ve Güney Afrika ülkelerinin bu süreçteki inovasyon endeksi değerlerinde düşüş olmuştur. Dolayısıyla, Türkiye için inovasyon endeksindeki iyileşmenin ülkeye sermaye hareketi kazandırması etkisinin sınırlı kaldığı yorumu yapılmıştır. Bu sınırlı etkiyi açıklayabilmek için ülkenin risk kredibilitesini gösteren Kredi Risk Primi (CDS) verileri incelenmiştir. Türkiye’nin CDS değerinde 2009-2019 yılları arasında yaklaşık yüzde 180 ile çok yüksek bir artış olduğu gözlenmiştir. Bu durum, sermaye hareketindeki sınırlamayı betimsel olarak açıklamaktadır. Bu betimsel sonuçların ekonometrik bir yöntem ile yorumlanabilmesi için çalışmanın ampirik bulgular kısmında Boostrap Veri Zarflama analizi kullanılmıştır. Girdi değişkenlerini temsilen inovasyon sürecine yönelik 5 göstergeden hareketle elde edilen inovasyon girdi endeksi, çıktı değişkenini temsilen ise 2 gösterge üzerinden elde edilen inovasyon çıktı endeksi değişkeni kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre, Türkiye’nin inovasyon teknik etkinlik skorunun 0,795 olduğu sonucuna ulaşılmıştır. 2013 kırılgan beşli sınıflamasına göre Türkiye inovasyon etkinlik ortalaması bakımından üçüncü sırada, 2017 sınıflamasında ikinci sırada yer almaktadır. Dolayısıyla, bulgular birlikte değerlendirildiğinde veri zarflama analizi sonucunda da inovasyonun tek başına kırılganlığa bir esneklik cevabı olamayacağı elde edilmiştir.
  • Öğe
    Transformation of accounting in the digital era: Accounting and financial controls in "blockchain" technology
    (Muhasebe Öğretim Üyeleri Bilim Ve Dayanışma Vakfı, 2020) Özkul, Fatma; Alkan, Betül Şeyma
    The aim of study is to examine blockchain technology in terms of accounting and financial controls in the transition from traditional accounting processes to technological processes in today's digital age. In this context, the study focuses on blockchain applications, roadmap, blockchain effectiveness in corporate applications and blockchain based on accounting system. The blockchain accounting in a triple-entry system, the integration of Enterprise Resource Planning (ERP) systems with blockchain, and smart contracts embedded in a specific blockchain layer written in code, which is another aspect of technology are discussed in detail. Triple-entry accounting system proposes a system that will be a third layer of block chains embedded in it and will record all transactions.
  • Öğe
    Competition or cooperation: A qualitative study about the firms’ expectations from their suppliers on their growth and internationalization decisions
    (Hayrullah KAHYA, 2019) Coşkun, Recai; Sancaktutan, Kevser
    Firma-tedarikçi ilişkisi yazında görece az çalışılmış alanlardandır. Özellikle bu ilişkinin doğası ve firmanın stratejik kararlarına etkisi konusunda yapılan araştırmalar oldukça azdır. Çalışma, firmaların büyüme ve uluslararasılaşma kararlarında tedarikçilerden beklentilerini ve firma-tedarikçi ilişkisinde geleneksel/rekabetçi mi yoksa işbirlikçi bir yaklaşımın mı benimsendiğini saptamak amacıyla yürütülmüştür. Nitel araştırma olarak tasarlanan çalışmada belirlenen yedi firma yöneticisiyle mülakat yapılmış ve firmaların tedarikçilerinden beklentilerini ortaya çıkaracak sorular sorulmuştur. Mülakatlara uygulanan nitel içerik analizi sonucunda firmaların büyüme kararlarında tedarikçilerinden beklentilerinin öncelikli olarak ürünlerin kalitesi, maliyeti ve zamanında teslimi olduğu görülmüştür. Firmaların sadece bir tanesi uluslararasılaşma kararında tedarikçisinden maliyet konusunda beklentisi olduğunu güçlü bir şekilde belirtmiştir. Sonuç olarak, firmaların büyüme kararlarında genel olarak geleneksel/rekabetçi bir yaklaşımları olduğu; uluslararasılaşma eğilimleri düşük olduğu için bu konuda tedarikçilere önemli görev yüklemedikleri görülmüştür. Bu konunun daha gerçekçi bir şekilde değerlendirilebilmesi için ivedilikle yeni çalışmalara ihtiyaç vardır.
  • Öğe
    Positioning school or resource-based approach? A qualitative research on the managers’ views of strategic issues
    (Sakarya Üniversitesi, 2019) Coşkun, Recai; Çiftçi, Duygu
    There has been an ongoing debate in the literature of strategic management about how to classify schools of thoughts in the first place and whether it is necessary to fragmentise, integrate or synthesise those schools in the second (Mintzberg, 1988; 1990; Volberda ve Elfring, 2001). Since the beginning of 2000’s an ostensibly consensus amongst scholars has been realized over this issue that the number of schools needed to be reduced and in many studies combining those schools into two main categories, i.e. the Positioning School (TPS) and the Resource-Based Approach (RBA) became mainstream attitude (Geyik, 2005; Herrmann, (2005). Depending on this background, this study aims to determine whether the managers, in their evaluation of strategic issues were akin to the arguments of the TPS or the RBA. For this end, after carrying out a literature review several research questions were developed:a) What content do managers ascribe to the term of strategy?b) Are the discourses of the managers close to the terminologies of TPS or the RBA?c) Do managers use a coherent strategic language when evaluating the strategic management process?d) Is it possible to make inferences from the statements of the managers in support of the attempts to integrate or synthesise TPS and the RBA? In this study a qualitative research approach which makes available to examine the phenomena in focus with a detailed inquiry is preferred (Berg, 2001; Flick, 2009). By using a purposive sampling technique six large-scale companies representing different industries were included into the research. Semi-structured face to face interviews were carried out with seven senior managers who had knowledge regarding the evolution of the companies from their establishment to the present day and are familiar with the strategic decisions were made during this period of time. The data were analysed in accordance with the views of TPO and the RBA by using a qualitative content analysis technique. Several findings were emerged depending on the analysis of the interviews: Firstly, it was evident that the managers attribute different contents and meanings to the strategic and managerial concepts. Secondly, while talking about strategic issues the managers tend to use a dual language the one which they gained from their formal education and the other one which they prefer in their daily professional routines. It is also understood that they tend to use some sophistic strategic terminology to impress the researchers by demonstrating that they are as much capable of using academic terminology as the researchers do. However, when they speak about their firms and real life strategic issues their language transforms to a jargon-like firm/industry specific professional discourse. Thirdly, managers’ formal statements are predominantly affected by the discourse of TPS as this schools’ views dominate the formal higher education business administration curriculums and the strategic management practices in the public and private sectors in Turkey. Finally, it was observed that for managers, desire of consistency in their managerial discourse was not an issue at all as they could easily switch their terminology and language between the views of TPS and the RBA.  All in all, it was determined that the opinions of the managers are close to the arguments of TPS. Moreover, the language which the managers preferred was significantly affected by the opinions of TPS. However, it was also evident that in certain situations the managers tend to use a dual language and adopted the discourses of the both approaches. Hence, we suggest that this duality in managerial language should be scrutinized in the future studies. In addition, it was determined that the managers had developed a pragmatist perspective by prioritizing practical results rather than seeking consistency in their discourses. The findings of this study did not provide any concrete proofs to support or reject the arguments of integrating or synthesizing the views of TPS and the RBA. A partial inference can be made from the managers’ attitude of using both approaches’ arguments whenever they found it appropriate. Hence, if the practice comes before the theory then this finding might imply that by following the managerial practices the academics in the strategic management discipline will be able to synthesize the views of the different schools of thoughts and build a grand theory in the foreseen future.    In the future studies, we suggest that the data obtained through semi-structured face to face interviews were insufficient to reveal the implicit meanings behind the formal expressions of the managers. For this reason, we strongly emphasise the need of using panel and follow up interviews in order to provide a longitudinal perspective and enrich the data sets that allow the researchers to figure out the implicit messages embedded into the formal statements.
  • Öğe
    Science, thought and the university: Readings on the problematic nature of the modern Turkish thought
    (Salih YILDIZ, 2019) Coşkun, Recai
    This study is designed to understand problematic present state of Turkish science and thought. In this context, selected works have been examined in the fields of science history, thought history, political history and the universities. To this end, critical readings were carried out  and following conclusions are made: First, the number of works related to the aforementioned fields is insufficient in quantity and unsatisfactory in quality. Second, scientific activities and universities in the country are relatively new, and therefore it is not yet possible to mention a switch from the "translation-transfer" scientific activities level to the production of “original knowledge". Third, studies carried out in these fields are shaped by assumptions with highly ideological tone which in turn, dims the reality. Finally, a tradition of these areas has not yet been established and it is necessary to provide an explanation with regards not only explicit but also implicit factors.
  • Öğe
    Evaluation of the efficiency of urban public transport routes with data envelopment analysis
    (Dokuz Eylül Üniversitesi, 2025) Kuvvetli, Ümit; Ekinci, Ramazan
    Urban public transport, which is one of the important elements of urban life, is one of the main indicators that determine the level of development of cities. Especially in metropolitan cities, it becomes a necessity to make the best use of resources and increase the quality of service in the urban public transport sector, which is the common point in solving many problems such as traffic density, air pollution, noise, excessive energy consumption, etc. However, it is very important that bus routes, which constitute the backbone of urban public transport systems in almost all cities, are used effectively. In this study, efficiency analysis was carried out using Data Envelopment Analysis (DEA) on 323 bus routes serving in the city of Izmir with data for weekdays in the October-December 2019 period. The results show that the efficiency of bus routes decreases as the route length increases and the efficiency of the routes serving in the city center is higher. The results of the study will help businesses in terms of improving services, gaining new passengers, and making better use of resources.
  • Öğe
    Mobil alışverişlerde algılanan hizmet kalitesinin müşteri memnuniyeti, tekrar satın alma niyeti ve tavsiye etme niyeti üzerindeki etkisinin incelenmesi
    (Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2023) Bora Semiz, Buket
    Bu çalışmanın amacı, mobil alışverişlerde hizmet kalitesinin müşteri memnuniyeti, müşteri memnuniyetinin de tekrar satın alma niyeti ve tavsiye etme niyeti üzerindeki etkisinin incelenmesidir. Bu bağlamda 18.05.2022- Bu çalışmanın amacı, mobil alışverişlerde hizmet kalitesinin müşteri memnuniyeti, müşteri memnuniyetinin de tekrar satın alma niyeti ve tavsiye etme niyeti üzerindeki etkisinin incelenmesidir. Bu bağlamda 18.05.2022- 25.06.2022 tarihleri arasında Google Formlar aracılığıyla çeşitli sosyal medya kanallarında linkler dağıtılarak daha önce mobil alışveriş yapmış 18 yaş ve üzeri 503 katılımcıdan kolayda örnekleme yöntemiyle veri toplanmıştır. SPSS ve AMOS paket programları aracılığıyla analizler gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonucuna göre, katılımcılar ayda birkaç kez mobil alışveriş yapmakta ve en çok Trendyol uygulamasını kullanmaktadır. Yapısal eşitlik modellemesi sonucunda da algılanan hizmet kalitesinin algılanan kullanım kolaylığı, güven ve müşteri hizmetleri boyutlarının müşteri memnuniyeti üzerinde etkisinin olduğu, müşteri memnuniyetinin ise tavsiye etme niyeti ve tekrar satın alma niyeti üzerinde etkisi olduğu görülmüştür..06.2022 tarihleri arasında Google Formlar aracılığıyla çeşitli sosyal medya kanallarında linkler dağıtılarak daha önce mobil alışveriş yapmış 18 yaş ve üzeri 503 katılımcıdan kolayda örnekleme yöntemiyle veri toplanmıştır. SPSS ve AMOS paket programları aracılığıyla analizler gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonucuna göre, katılımcılar ayda birkaç kez mobil alışveriş yapmakta ve en çok Trendyol uygulamasını kullanmaktadır. Yapısal eşitlik modellemesi sonucunda da algılanan hizmet kalitesinin algılanan kullanım kolaylığı, güven ve müşteri hizmetleri boyutlarının müşteri memnuniyeti üzerinde etkisinin olduğu, müşteri memnuniyetinin ise tavsiye etme niyeti ve tekrar satın alma niyeti üzerinde etkisi olduğu görülmüştür.
  • Öğe
    Understanding determinants of outward foreign direct investment: the role of economic policy uncertainty, institutional quality, and globalization
    (Emerald Group Publishing Ltd, 2024) Ölmez, Fevzi; Bilgiç, Emre; Aydın, Esra
    PurposeThis research aims to investigate the role of the economic policy uncertainty (EPU) in the outward FDI (OFDI) of the United Kingdom (UK) by considering the institutional quality (IQ) and globalization level of the host country as contextual factors.Design/methodology/approachThe UK's OFDI to its twenty partners is analyzed by using the factor augmented model for the 2005-2019 period.FindingsThe results show that the EPU of the host country has a negative and significant effect on the UK's OFDI. Furthermore, the findings surprisingly illustrate that the globalization level of the host country has a negative and significant impact on the UK's OFDI. In terms of IQ, this study indicates that, while government effectiveness and regulatory quality have a negative and significant influence on the UK's OFDI, the rule of law has a positive and significant effect on the UK's OFDI.Originality/valueThis will be one of a few studies considering OFDI in the scope of EPU. Also, the contradicting results of the study add unique perspectives to the literature about the relationship between OFDI, globalization, and IQ.
  • Öğe
    Analysis of countries' performances in individual Olympic Games using cluster analysis and decision trees: the case of Tokyo 2020
    (Emerald Group Publishing Ltd, 2024) Cetinkaya, Ahmet; Peker, Serhat; Kuvvetli, Ümit
    PurposeThe purpose of this study is to investigate and understand the performance of countries in individual Olympic Games, specifically focusing on the Tokyo 2020 Olympics. Employing cluster analysis and decision trees, the research aims to categorize countries based on their representation, participation and success.Design/methodology/approachThis research employs a data-driven approach to comprehensively analyze and enhance understanding of countries' performances in individual Olympic Games. The methodology involves a two-stage clustering method and decision tree analysis to categorize countries and identify influential factors shaping their Olympic profiles.FindingsThe study, analyzing countries' performances in the Tokyo 2020 Olympics through cluster analysis and decision trees, identified five clusters with consistent profiles. Notably, China, Great Britain, Japan, Russian Olympic Committee and the United States formed a high-performing group, showcasing superior success, representation and participation. The analysis revealed a correlation between higher representation/participation and success in individual Olympic Games. Decision tree insights underscored the significance of population size, GDP per Capita and HALE index, indicating that countries with larger populations, better economic standing and higher health indices tended to perform better.Research limitations/implicationsThe study has several limitations that should be considered. Firstly, the findings are based on data exclusively from the Tokyo 2020 Olympics, which may limit the generalizability of the results to other editions.Practical implicationsThe research offers practical implications for policymakers, governments and sports organizations seeking to enhance their country's performance in individual Olympic Games.Social implicationsThe research holds significant social implications by contributing insights that extend beyond the realm of sports.Originality/valueThe originality and value of this research lie in its holistic approach to analyzing countries' performances in individual Olympic Games, particularly using a two-stage clustering method and decision tree analysis.
  • Öğe
    Systematic and bibliometric review of neuroeconomics and neurofinance research: current status, thematic trends, and future directions
    (Wiley, 2024) Bayramoğlu, Gökberk; Öztürk, Oğuzhan
    The aim of this study is to provide a systematic and bibliometric overview of neuroeconomics and neurofinance research. The study analyzes 507 articles published in peer-reviewed journals in the Web of Science (WoS) database spanning from 1994 to February 2024. The research is conducted in two phases; initially, a performance analysis, followed by a science mapping analysis. Through performance analysis, we pinpoint significant authors, notable journals, leading countries, and influential articles within these research fields. With the science mapping, we utilize co-citation, bibliographic coupling, and co-word analyses to uncover the thematic and intellectual framework of research in neuroeconomics and neurofinance. Overall, we reveal prominent research themes, including reward, decision-making under risk, value, game theory, and intertemporal choices. Classical decision-making theory divides the decision-making process into three interconnected stages: identifying options, evaluating them, and making a choice. The research themes we revealed through science mapping analysis constitute different aspects of the evaluation stage. Accordingly, our results suggest that neuroeconomics and neurofinance research has mainly concentrated on the evaluation stage (and, to a lesser extent, the choice stage with value theme), while the process of identifying options has been relatively understudied, despite its vital significance in less structured, real-world situations. Alongside revealing research themes, we ultimately spotlight research directions within neuroeconomics and neurofinance.