Yazar "Ekinci, Ramazan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 18 / 18
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Avrupa birliği bankacılık endüstrisinde rekabet ve istikrar ilişkisi: Ticari bankalar üzerine bir deneme(2020) Kök, Recep; Ekinci, RamazanRekabet - istikrar/kırılganlık hipotezi, bankacılık literatüründe en sık tartışılan konulardan birisidir. Literatürde rekabet ve istikrar / kırılganlık ilişkisini inceleyen çok sayıda ampirik çalışma olmasına rağmen, yüksek rekabetin, istikrar mı, yoksa istikrarsızlığa mı neden olduğu konusunda literatürde ortak bir görüş ortaya konulmamıştır. Buradan hareketle bu çalışmanın temel amacı, rekabet - istikrar/kırılganlık hipotezinin geçerliliğini ele alınan 26 Avrupa Birliği (AB) ülkesi için analiz etmektir. Söz konusu ülkelere ait 156 ticari bankanın 2006-2014 dönemini kapsayan verileri kullanılarak hipotezin geçerliliğine yönelik bir ampirik kanıt ortaya konmaya çalışılmıştır. Çalışmada kullanılan temel analiz araçları; rekabet gücünün ölçümü için Lerner ve Boone indeksi, finansal istikrarın ölçülmesine yönelik teknik olarak Z-skoru yaklaşımı kullanılmıştır. Bu analiz araçlarını GMM yaklaşımı ile temel hipotezin test edilmesi izlemiştir. Çalışmada elde edilen bulgulara göre Lerner ve Boone indeksleri, bankaların rekabet gücünün ele alınan dönem boyunca azalan bir eğilim gösterdiğini ortaya koymaktadır. Finansal istikrarın göstergesi olan Z-skoru ise kriz dönemleri başta olmak üzere dalgalı bir seyir izlemektedir. GMM tahmin sonuçlarına göre ise piyasa gücü ile istikrar arasında pozitif bir ilişkinin olduğu bulgusuna ulaşılmıştır. Bu açıdan değerlendirildiğinde rekabet – kırılganlık hipotezi doğrulanmıştır. Bulgular tekelci rekabetin olduğu bir piyasada regülasyona dayalı politikalar ve tekelci bir yapılanma ile istikrarının sağlanabileceği yönündedir. Çalışmanın önemli bulgusu finansal sistemin tekelci rekabet yapısında daha istikrarlı olacağı yönündedir.Öğe Azerbaycan ekonomisinin Hollanda Hastalığı açısından değerlendirilmesi(2019) Şanlısoy, Selim; Ekinci, RamazanBir ülkenin doğal kaynak zenginliğine sahip olması durumunda hükümetler etkin olarak yönetebileceklerinden çok daha fazla gelir elde etmektedir. Elde edilen gelirin etkin bir şekilde kullanılamaması durumunda bu ülkelerin büyüme performansları doğal kaynağa sahip olmayan ülkelerin bile gerisinde kalabilmekte bir başka deyişle ülkeler doğal kaynaklardan bekledikleri faydadan çok, zarar görebilmektedirler. Bu durum literatürde olgunun ilk kez Hollanda için kullanılmasına bağlı olarak Hollanda Hastalığı olarakadlandırılmaktadır. Bilindiği üzere Azerbaycan zengin doğal kaynaklara sahiptir. Doğal kaynakların hem toplam ihracat içerisindeki payı hem de GSYİH içerisindeki payı yüksektir. Bu durum Azerbaycan’ın Hollanda Hastalığı ile karşı karşıya olma riskini artırmaktadır. Bu çalışmanın temel amacı Azerbaycan ekonomisinde Hollanda Hastalığı’nın varlığının araştırılmasıdır. Bu amaç doğrultusunda Doğrusal Olmayan Gecikmesi Dağıtılmış Oto Regresif Model (NARDL) kullanılmıştır. Uluslararası petrol fiyatlarındaki pozitif bir şokun uzun dönemde reel gayrisafi yurtiçi hasılayı artırdığı; buna karşılık uluslararası petrol fiyatlarındaki negatif bir şokun pozitif şoka göre daha düşük bir etkiyle uzun dönemde büyümeyi azalttığı bulgusuna ulaşılmıştır. Dolayısıyla incelenen dönem açısından Azerbaycan ekonomisinde Hollanda Hastalığı’nın ortaya çıkmadığı ifade edilebilir.Öğe Dynamic Connectedness between Sector Indices: Evidence from Borsa Istanbul(2021) Ekinci, Ramazan; Gençyürek, Ahmet GalipThe aim of the study is to analyze the shock and volatilityspillover between BIST Finance, Industry, Technology,Tourism, Transportation, Food, and Retail-Trade sectors.In this direction, daily data obtained between January 5,2010, and December 4, 2020, were analyzed using a newmethod named TVP-VAR Diebold Yılmaz Spillover Indexdeveloped by Antonakakis et al. (2019). Our resultsindicate that the industrial and financial sectors are inthe leading position in terms of the shock and volatilityspillover, while other sectors generally are in the laggingposition.Öğe The effect of basel regulations on banking efficiency: Evidence from Turkey(Peter Lang AG, 2020) Ekinci, RamazanThe aim of this chapter is to analyze the impact of capital requirements on the cost efficiency of Turkish commercial banks from 2005 to 2017. While the efficiency scores are obtained from the stochastic frontier analysis, the quantile regression model is used for robustness check. The overall cost efficiency for the whole sample is found as approximately 68 %, suggesting that an average commercial bank could improve its cost efficiency by approximately 32 %. According to the results, there is a negative relationship between capital requirements and cost efficiency. © Peter Lang AG 2020.Öğe Etkinliğin ölçümünde Bayezgil Yaklaşım: Dinamik stokastik sınır modeli bulguları(2020) Ekinci, RamazanLiteratürde yapılan etkinlik analizlerinde genellikle üretim sürecinde kullanılan girdilerin gecikmeli uyarlama süreçleri dikkate alınmamaktadır. Dinamik uyarlama sürecini gözardı eden bu yaklaşımlarla tahmin edilen etkinlik skorları bu nedenle sapmalı olabilmektedir. Bu çalışmada 2005 – 2017 dönemi için Türkiye imalat sanayinde faaliyet gösteren 106 firmanın maliyet etkinlik düzeyleri dinamik stokastik sınır analizi ile tahmin edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre, kalıcılık parametresinin değeri bire yakın ve oldukça yüksektir. Buna göre firmaların uyarlama maliyetlerinden kaynaklanan etkinsizlikteki kalıcılığın yüksek olduğu söylenebilir. Firmaların dinamik etkinlik skorları ortalamasının statik etkinlik skorları ortalamasından düşük olması bu sonucu destekleyen diğer bir bulgudur.Öğe Finansal serbestleşmenin etkinlik üzerindeki etkisi: İki-aşamalı çift-bootstrap veri zarflama analizi bulguları(2021) Ekinci, RamazanBu çalışmanın amacı finansal serbestleşmenin bankaların etkinliği üzerindeki etkisini analiz etmektir. Çalışmada finansal serbestleşme dışında yer alan ekonomik özgürlük göstergeleri ve yönetimsel ve kurumsal düzenlemelerin bankaların etkinliği üzerindeki etkisi de ortaya konulmaktadır. Analiz kısmı iki aşamadan oluşmaktadır. Birinci aşamada 2005 -2017 yılları arasında Türk bankacılık sektöründe faaliyet gösteren 26 mevduat bankasının etkinlik skorları veri zarflama analizi ile hesaplanmaktadır. İkinci aşamada yönetimsel göstergeler ve bankaya özgü kontrol değişkenleri veri iken, finansal serbestleşme endeksinin bankanın etkinlik skorları üzerindeki etkisi Simar ve Wilson’un (2007) dirençli bootstrap yöntemi ile tahmin edilmektedir. Ayrıca tahmin edilen katsayılar parçalı logit tahmincisi ile duyarlılık analizi çerçevesinde dirençlilik analizine tabi tutulmaktadır. Elde edilen sonuçlar, ekonomik özgürlük göstergelerinden finansal serbestleşme endeksi ile bankanın etkinlik skorları arasında pozitif bir ilişkinin olduğunu göstermektedir. Bu sonuca göre, finansal serbestleşmeye yönelik politikalar, bir yandan bankaların gelirlerini maksimize etmelerine imkân verirken; diğer yandan etkinlik kanalıyla finansal kaynakların optimal dağılımının yapılmasına katkı sağlayabilir. Ayrıca Türk Bankacılık sektöründe kurumsal düzenlemeler yoluyla etkinliğin artırılabileceği ve bu yolla maliyetlerin azaltılabileceği yönünde bir genel bulguya ulaşılmıştır.Öğe Getiri eğrisi banka karlılığını nasıl etkiler? Dinamik panel veri analizi bulguları(2019) Tüzün, Osman; Ekinci, RamazanBu çalışmanın amacı bankaların kârlılığı ile getiri eğrisi arasındaki ilişkiyi incelemektir. Farklıbüyüklükteki bankalar üzerinden analizler yapılarak ölçek büyüklüğüne göre bankaların getiri eğrisine verdiğitepkiler araştırılmaktadır. Analiz, Türk bankacılık sektöründe faaliyet gösteren 26 mevduat bankasını ve 2005-2017 dönemine ait yıllık verileri kapsamaktadır. Çalışmada getiri eğrisi Nelson-Siegel yaklaşımı iletahminlenirken, bankaların kârlılık göstergesini temsilen net faiz marjı değişkeni kullanılmıştır. Ampirikbulgular ise sistem GMM yaklaşımı ile tahmin edilmiştir. Elde edilen bulgular, getiri eğrisinin eğimi ilebankaların kâr marjı arasında pozitif bir ilişkin olduğunu göstermektedir. Buna göre faiz oranlarının vadeyapısı ile bankaların kâr marjının aynı yönde hareket ettiği söylenebilir. Küçük ölçekli bankalarda ise net faizmarjı ile getiri eğrisinin eğimi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır.Öğe İstenmeyen çıktı altında etkinlik analizi: Türk bankacılık sektörü üzerine bir analiz(2020) Ekinci, RamazanBu çalışmanın amacı istenmeyen çıktı olarak değerlendirilen takipteki kredilerin(NPLs) bankaların etkinlik düzeyi üzerindeki etkisini analiz etmektir. Çalışmada her birbankaya ait riske-uyarlanmış etkinlik skorları yönlü uzaklık fonksiyonları kullanılarak yenibir yaklaşımla hesaplanmaktadır. Böylece istenmeyen çıktının bankanın etkinlik skorlarıüzerindeki etkisi içsel olarak belirlenmektedir. Ayrıca duyarlılık analizleri çerçevesindeSimar-Wilson kesikli bootstrap regresyon modeli kullanılarak takipteki kredilerin bankaetkinlik skorları üzerindeki etkisi dışsal olarak test edilmektedir. Çalışmanın örneklemi2011-2018 dönemi ve Türk bankacılık sektöründe faaliyet gösteren 21 mevduat bankasından oluşmaktadır. Elde edilen bulgular, takipteki kredilerin dahil edildiği riske-uyarlanmışetkinlik skorlarının geleneksel etkinlik skorlarından daha düşük olduğunu göstermektedir.Bu sonuç istenmeyen çıktının bankaların etkinlik skorları üzerinde negatif etkisinin olduğuanlamına gelmektedir. Tahmin edilen kesikli regresyon modeli sonuçları da ulaşılan sonuçları desteklemektedir.Öğe Okun yasasının MIDAS regresyon ile analizi: Türkiye örneği(2020) Tüzün, Osman; Ekinci, Ramazan; Ceylan, FatihArthur M. Okun (1962) tarafından ortaya konulan Okun Yasası; işsizlik ile büyüme arasındaki ters yönlü ilişkiyiaçıklamaktadır. Okun Yasası’na göre yüksek büyüme oranları işsizlik oranını azaltmakta, düşük ya da negatif büyümeoranları ise işsizlik oranını artırmaktadır. Bu çalışmada, 1990-2017 döneminde Türkiye’de büyüme ve işsizlik oranıarasındaki ilişki farklı frekansa sahip verilerin istatiksel olarak analiz edilmesine olanak sağlayan MIDAS (Mixed DataSampling) regresyon aracılığıyla ampirik olarak test edilmiştir. Bu kapsamda, GSYH’yi temsilen Sanayi Üretim Endeksideğişkeni aylık olarak dikkate alınırken, işsizlik oranı ise çeyreklik olarak analize dahil edilmiştir. Çalışmanınbulgularına göre Türkiye’de Okun Yasasının asimetrik ve geçerli olduğu ve Okun yasasının geçerliliğinin bir döngü içindesürdüğü görülmektedir.Öğe Profitability of Turkish manufacturing firms: efficiency or market power?(Peter Lang AG, 2021) Yalçınkaya, A.E.A.; Ekinci, RamazanThe relationship between efficiency, profitability and market power in the literature has developed on the basis of the efficient-structure (ES) hypothesis by Demsetz (1973) and the structure-conduct-performance (SCP or market power) hypothesis by Bain (1951) and Baumol (1982). This paper tests the different hypotheses explaining profitability in the generic framework of hypotheses of collusion versus efficiency, presenting as its main contribution the use of a direct measurement of efficiency. The analysis is performed on 115 firms operating in the Turkish manufacturing industry during the 2010-2019 period. The data is extracted from the Public Disclosure Platform (KAP) and firms balance sheet items. In order to test the hypotheses, the profit efficiency measures within the method of Bayesian Stochastic Frontier Analysis were used. In the empirical section, we perform a static and dynamic panel data approach to estimate the regression equations. The static and dynamic results show that there is a negative and significant relation between concentration and profitability for all industry, while a positive and significant relation between large firms' concentration ratio and profitability. We also find a positive and significant effect of profit efficiency on firm profitability. This supports the ES hypothesis in the Turkish manufacturing industry. © Peter Lang GmbH Internationaler Verlag der Wissenschaften Berlin 2021 All rights reserved.Öğe Safe-haven and hedging roles of precious metals for BRICS and Turkey(Elsevier, 2023) Gencyurek, A. Galip; Ekinci, RamazanThis paper investigates the role of precious metals in risk management (diversification, hedging, safe haven, leading and lagging roles) in the stock markets of BRICS-T (Brazil, Russia, India, China, South Africa, and Turkiye) countries using DCC-IGARCH-t-copula (Dynamic Con-ditional Correlation Integrated Generalized Autoregressive Conditional Heteroscedasticity -t-copula) and rolling Hong causality with daily data from the period 2015 to 2022. Our empirical findings indicate that, despite the existence of bidirectional variance causality, precious metals (gold, silver, platinum, and palladium) are effective risk management instruments, except for hedging. Moreover, to mitigate risk during the COVID-19 pandemic, investors should increase the weight in their portfolios of precious metals, except for gold. The leading role of precious metals in variance causality can help policy makers to design appropriate policies for curbing market vulnerability. Copyright & COPY; 2022 Borsa Istanbul Anonim S,irketi. Published by Elsevier B.V. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/).Öğe Teknik etkinliğin ölçümünde mekânsal bağımlılığın etkisi: imalat sanayi için mekânsal stokastik sınır analizi bulguları(2020) Ekinci, RamazanBu çalışmanın amacı 2019 dönemi için farklı bölgelerde kurulu üretim tesisi bulunan 76 imalat sanayi firmasının mekansal bağımlılığı dikkate alarak teknik etkinlik değerlerini tahmin etmektir. Mekansal bağımlılığın ekonomik birimlerin performası üzerinde etkisinin olabileceğine yönelik literatürde genel kabul olmasına rağmen, etkinlik üzerine yapılan çok az çalışma bu etkiye dikkate almaktadır. Bu amaçla çalışmada Fusco ve Vidoli (2013) tarafından önerilen ve henüz güncel bir yaklaşım olan Mekansal Stokastik Sınır Analizi (SSFA) kullanılarak, mekansal bağımlılığın firmaların etkinlik skorları üzerindeki etkisi analiz edilmiştir. Elde edilen sonuçlar teknik etkinlik skorları arasında mekansal otokorelasyonun olduğunu göstermektedir. Mekansal bağımlılık altında tahmin edilen teknik etkinlik skorları ortalaması 0.444’tür. Dolayısıyla, teknik etkinliğin iyileştirilmesinde firmalar için geniş bir çıktı boşluğu bulunmaktadır. Ayrıca, etkinsizliğin belirleyenleri içerisinde mekansal bağımlılıktan kaynaklanan etkinin sınırlı kaldığı sonucuna ulaşılmıştır. Buna göre, etkinsizlik farklılıklarının mekansal etkilerden daha çok firmaların bireysel özelliklerinden kaynaklandığı söylenebilir. Öte yandan, mekansal bağımlılığın sonucu olarak firmaların teknik etkinlik skorlarının birbirine yakınsadığı görülmektedir.Öğe Temiz enerji sektörü, teknoloji sektörü ve ham petrol arasındaki yayılım ilişkisi(2021) Gençyürek, Ahmet Galip; Ekinci, RamazanKüresel ısınmanın sonucu olarak ortaya çıkan iklim değişikliği yenilenebilir enerjiye diğer bir ifadeyle temiz enerjiye olan ilgiyi artırmıştır. Gelişen teknolojiyle birlikte verimliliğin artması ve maliyetlerin azalması sonucunda da yenilenebilir enerji tüketimi hızlanmıştır. Petrol piyasasının yenilenebilir enerjinin ikamesi olması, teknolojinin de yenilenebilir enerjinin önemli bir girdisi olması nedeniyle teoride yenilenebilir enerjinin her iki değişkenden etkilendiği düşünülmektedir. Yapılan çalışma ile teoride ileri sürülen bu görüş hem ortalamada hem de varyansta nedensellik ilişkisinin tespitine olanak sağlayan Hong (2001) yöntemiyle incelenmek istenmektedir. Temiz enerji sektörü, teknoloji sektörü ve petrol piyasası sırasıyla Willderhill Endeksi (ECO), ArcaTech Endeksi ve WTI tarafından temsil edilmektedir. 2004-2019 döneminin analiz edildiği çalışma sonucunda ortalamada temiz enerji sektöründen petrol piyasasına doğru, varyansta ise; petrol piyasasından temiz enerji sektörüne doğru Granger nedenselliğin olduğu tespit edilmiştir. Kappa-1 yöntemiyle belirlenen varyans kırılma tarihlerinin dikkate alınması sonrasında nedensellik ilişkilerinin varlığında herhangi bir değişim gözlemlenmemiştir. Elde edilen sonuçların araştırmacılara, politika yapıcılara ve yatırımcılara önemli bilgiler sunacağı düşünülmektedir.Öğe Türk imalat sanayinde rekabet ve verimlilik ilişkisi: Firma düzeyinde bir analiz(2021) Ekinci, RamazanBu çalışmanın amacı rekabetin toplam faktör verimliliği (TFP) üzerindeki etkisini 2011-2019dönemi için imalat sanayinde faaliyet gösteren seçilmiş 77 firma için analiz etmektir. Firmalarınrekabet gücü ölçüsü Lerner indeksi kullanılarak hesaplanmaktadır. Toplam faktör verimliliği isestokastik sınır analizi (SFA) yöntemi kullanılarak maliyet fonksiyonuna dayalı olarak tahminedilmektedir. Yapılan tahmin sonucunda, toplam faktör verimliliği büyüme oranı 2015 yılındansonra hızlı bir şekilde azalmakta, 2018 ve 2019 yıllarında ise negatif olmaktadır. Firmaların rekabetgücünü gösteren Lerner indeksi ortalaması %35,06 olarak gerçekleşmiş olmakla birlikte, rekabetdüzeyinde önemli bir değişiklik görülmemektedir. Sektörler itibariyle yapılan ayrıştırmada, TFPbüyüme hızı en düşük sektör Ana Metal Sanayi iken; en yüksek TFP büyümesine sahip sektör Kimyaİlaç Petrol Lastik ve Plastik Ürünleri sektörüdür. Öte yandan, en rekabetçi sektör Kâğıt ve KâğıtÜrünleri, Basım ve Yayın sektörü iken; en az rekabetin olduğu sektör Taş ve Toprağa Dayalı altsektördür. Çalışmanın bulguları rekabet ve toplam faktör verimliliği arasındaki ilişkinin doğrusalolmadığı yönündedir. Firmalar için tahmin edilen rekabet (1-Lerner indeks) eşik değeri 0,322’dir.Rekabet eşik değerin altında (yoğunlaşan piyasa) iken rekabet artışının toplam faktör verimliliğiüzerindeki etkisi anlamsızdır. Rekabet eşik değerin üzerine (rekabetçi piyasa) çıktığında rekabetartışının toplam faktör verimliliği üzerindeki etkisi pozitif ve istatistiksel olarak anlamlı olmaktadır.Öğe Türk sigortacılık sektöründe etkinlik ve belirleyenleri : Veri zarflama analizi ve parçalı regresyon modeli bulguları(2021) Ekinci, RamazanBu çalışmanın amacı, Türk sigortacılık sektörünün hayat dışı branşında faaliyet gösteren sigorta şirketleri- nin 2010-2019 dönemine ait verileri ile etkinliklerini ölçmek ve etkinliğin belirleyenlerini ortaya koymaktır. Ça- lışmada sigorta şirketlerinin etkinliği önce radyal temelli yaklaşımla – geleneksel Veri Zarflama Analizi (VZA) – daha sonra radyal olmayan yaklaşımla – Aylak Temelli Veri Zarflama Analizi – incelenmiştir. Ulaşılan tahmin sonuçlarına göre ölçeğe göre sabit getiri varsayımı altında ortalama etkinlik düzeyinin %71.45; ölçeğe göre deği- şen getiri varsayımı altında %80.15 olduğu bulgusuna ulaşılmıştır. Aylak temelli yaklaşım kullanılarak elde edi- len tahmin sonuçlarına göre, ölçeğe göre sabit getiri varsayımı altında ortalama etkinlik düzeyi %60.00; değişen getiri varsayımına altında %70.73 olarak tahmin edilmiştir. Etkinliğe etki eden çevresel faktörlerden firma bü- yüklüğü, likidite düzeyi, özsermaye karlılığı, hasar prim oranı, yoğunlaşma oranı ve ekonomik büyüme gibi de- ğişkenler etkinliği pozitif yönde etkilerken, özsermaye rasyosu ve enflasyon (IR) değişkenleri negatif yönde et- kilemektedir.Öğe Türkiye’de enerji fiyatlarının ihracat arzına etkisi: İmalat sanayi ihracatı zaman serisi bulguları(2019) Demir, Memduh Alper; Ekinci, Ramazan; Utkulu, UtkuÇalışmanın amacı, döviz kurunun ve dünya enerji fiyatlarınınTürkiye'de imalat sanayi ihracat arzı üzerindeki etkisini belirlemektir.Uzun dönemde, ihracat arzı geleneksel olarak nispi fiyatlara, girdimaliyetlerine ve üretim kapasitesine bağlıdır. Bu çerçevede çalışmadaTürkiye’nin imalat sanayisi ihracatı, geleneksel ihracat arz denkleminingenişletilmiş hali kullanılarak modellenmiştir. Modelde yer alan başlıcadeğişkenler ihracat, üretim kapasitesi, nispi fiyatlar ve girdimaliyetleridir. Girdi maliyetleri; iç maliyet yapısını ortaya koymak içinkullanılacak birim işgücü maliyeti değişkeni ve dış maliyet için iseenerji fiyat endeksidir. Ayrıca modele kur değişimlerinin etkisini ölçmekiçin döviz kuru değişkeni de ilave edilmektedir. Bu araştırmanın görgülyöntemi olarak Bayer-Hanck eş-tümleşme yöntemi uygulanmıştır.Bayer-Hanck eştümleşme yöntemi, tek denklem ve VAR yaklaşımlarınıbirleştirerek daha güçlü bir modelleme yöntemi önermektedir. BayerHanck eştümleşme yönteminin sonucuna bağlı olarak uygun zamanserileri teknikleri (tek denklem veya sistem yaklaşımı) kullanılmaktadır.Bu çalışma literatürde Bayer-Hanck eştümleşme yöntemini kullanannadir çalışmalardan birisi olup, çoklu kırılmaların etkileri birim köksınamalarında ayrıca dikkate alınmaktadır. Analiz sonuçları imalat sanayi ihracat arzını etkileyen faktörlerin sanayi üretimi, döviz kuru vedünya enerji fiyatları olduğu göstermektedir.Öğe Volatility spillover, hedging and portfolio diversification between oil market and S&P sectoral indices(Ege Univ, Fac Economics & Admin Sciences, 2023) Gençyürek, Ahmet Galip; Ekinci, Ramazan; Ağan, BüşraThe study aims to analyze the volatility spillover between the oil market (WTI) and the S&P (Stand and Poor's) Energy, Financial, and Industry sector indices through conditional correlation and variance causality. The DCC-GARCH (Dynamic Conditional Correlation-Generalized Autoregressive Conditional Heteroscedasticity) and Hafner-Herwartz (2006) Variance Causality models were used to analyze the daily data for the period between January 3, 2012 and December 31, 2019. The results indicate a positive time-var ying conditional correlation between the oil market and sector indices. In addition, the hedge ratios and risk-minimizing portfolio weights (which are vital for investors) have been calculated based on these data. The cheapest hedging transaction with the oil market occurs in the financial sector, while the most expensive one occurs in the energy sector. It has also been determined that volatility is transmitted from the sector indices to the oil market. This situation means that the S&P sector indices play a leading role (resource of information-emit information) in volatility spillover. The results provide important information to researchers, investors, and policymakers.Öğe Wagner Yasasına karşı Keynesyen hipotez : Kazakistan ekonomisi bulguları(2019) Şanlısoy, Selim; Ekinci, RamazanKamu harcamaları ile ekonomik büyüme ilişkisi iktisat literatürde uzun süre tartışma konusu olmuştur. Kamu harcamaları ile ekonomik büyüme arasındaki nedensellik ilişkisi teorik açıdan, iki görüşle açıklanmaktadır. Bu görüşler, A. Wagner ve J. M. Keynes?in görüşleridir. Wagner Yasası?na göre nedensellik ilişkisinin yönü ekonomik büyümeden kamu harcamalarına doğru olup, ekonomik büyüme sayesinde artan refahla birlikte değişen ve gelişen toplumsal ihtiyaçların gerekli kamu harcama kalemlerini arttırmasının toplam kamu harcamalarındaki artışı beraberinde getireceği belirtilmiştir. Keynes Hipotezi ise kamu harcamalarındaki artışın ekonomik büyümeyi beraberinde getireceğini belirtmekte, kamu harcamaları ile ekonomik büyüme arasındaki nedensellik ilişkisinin yönünün kamu harcamalarından ekonomik büyümeye doğru olduğunu ortaya koymaktadır. Bu çalışmada, 1991-2015 döneminde Kazakistan ekonomisinde kamu harcamalarının gelişimi ortaya konularak, kamu harcamaları ile ekonomik büyüme ilişkisi Wagner Yasası ve Keynes Hipotezi çerçevesinde değerlendirilmiştir. Doğrusal Olmayan Gecikmesi Dağıtılmış Oto Regresif Model (NARDL) kullanılarak yapılan analizlerde Kazakistan için Wagner Yasası?nın doğrulandığı görülmüştür. Çalışma çerçevesinde bir politika önerisi olarak önemli olan bir konu da gerçekleştirilen kamu harcamalarının hangi alanlara ayrılacağına ilişkindir. Toplam üretim içerisinde petrol ve doğalgaz gibi doğal kaynaklara dayalı üretimin önemli bir pay aldığı düşünüldüğünde özellikle Hollanda hastalığının ve orta gelir tuzağının ortaya çıkma olasılığı yüksektir. Bu durum dikkate alındığında kamu harcamalarının gerçekleştirileceği alanlar doğru bir şekilde belirlenmelidir. Özellikle günümüzün ekonomik yapısının bilgi ekonomisi olduğu düşünüldüğünde kaynakların bu çerçevede ilgili alanlara aktarılması gerekmektedir. Bu nedenle ar-ge, eğitim ve bilgi-iletişim teknolojilerine daha fazla kaynak aktarılmalıdır.