Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Deniz, Sami" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Efficacy of pulmonary rehabilitation on patients with non-cystic bronchiectasis according to disease severity
    (Turkish Assoc Tuberculosis & Thorax, 2021) Deniz, Sami; Sahin, Hulya; Erbaycu, Ahmet Emin
    Introduction: The European Respiratory Society guidelines support pulmo-nary rehabilitation (PR) in bronchiectasis through high-quality evidence. This study aimed to evaluate the efficacy of PR on bronchiectasis patients accor-ding to disease severity assessed by the Bronchiectasis Severity Index (BSI). Materials and Methods: This prospective study included patients with stable bronchiectasis. Demographic data of all patients were questioned. All patients underwent an 8-week PR program. The patients were grouped into three according to disease severity (mild, moderate and severe) based on their BSI scores. The following parameters were evaluated at baseline (pre-PR) and after PR (post-PR): pulmonary function test results, carbon monoxide diffusion capacity, body mass index, exercise capacity (6-minute walking test), quality of life (QoL; St. George's Respiratory Questionnaire), and Hospital Anxiety and Depression scores. Results: The study included 69 patients (55 males; mean age, 62.6 +/- 9 years). After PR, the patients were observed to have significantly improved QoL and exercise capacity (p< 0.05). According to BSI, 16 (23.2%), 29 (42.0%), and 24 (34.8%) patients had mild, moderate, and severe bronchiectasis, respecti-vely. These patient groups significantly differed regarding age, exercise capa-city, and QoL (p 0.05). Comparing the change between post-PR and pre-PR values of the study parameters (increment = post-PR value -pre-PR value), no signifi-cant differences were observed regarding the exercise capacity and QoL (p 0.05) in the groups. Conclusion: PR increases exercise capacity and QoL in bronchiectasis patients, and its efficacy does not differ according to disease severity. Thus, appropriate bronchiectasis patients should be referred to PR program regardless of disease severity.
  • [ X ]
    Öğe
    Kronik obstrüktif akciğer hastalığında radyolojik fenotiplerin yaşam süresine etkisi
    (İzmir Göğüs Hastalıkları Hastanesi, 2024) Deniz, Sami; Yılmaz, Emine Sena Dikmentepe; Erbaycu, Ahmet Emin
    Sami Deniz 1, Emine Sena Dikmentepe Yılmaz 1, Ahmet Emin Erbaycu 2 1 Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Dr Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göğüs Hastalıkları Kliniği, 2 zmir Bakırçay Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Giriş ve Amaç: Amfizem, kronik bronşit ve bronşektazi kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH)’da görülen baskın fenotipler olup zamanla farklı oranlarda gelişebilir. Çalışmada KOAH’lı hastalarda bu üç radyolojik fenotipin yaşam süresine etkisinin araştırılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışma retrospektif ve kesitsel olarak tasarlandı. 2015-2019 yılları içinde başvuran, stabil KOAH’lı olup toraks yüksek çözünürlüklü bilgisayarlı tomografi ile radyolojik olarak üç fenotipten birinin belirlendiği hastalar çalışmaya alındı. Otuzu bronşektazi, 30’u amfizem ve 30’u kronik bronşit olmak üzere toplam 90 erkek hasta dahil edildi. Hastaların yaş, vücut kitle indeksi, spirometrik ölçüm değerleri, kan testleri, tanı konulma zamanı, ölüm zamanı, komorbiditeleri ve demografik verileri kaydedildi. Bulgular: Üç grup arasında yaş, temel laboratuvar ve spirometrik değerlerde FEV1/FVC hariç istatistiksel olarak fark saptanmadı. Amfizem baskın KOAH’da FEV1/FVC oranı diğer iki fenotipe göre daha düşük bulundu (p=0,023). Üç grup arasında hipertansiyon, diyabet, kronik kalp yetmezliği gibi komorbiditeler benzer sıklıktayken, koroner arter hastalığı amfizem grubunda anlamlı şekilde yüksek bulundu (p=0,030). En kısa yaşam süresi kronik bronşit ve amfizem baskın KOAH’da, en uzun yaşam süresi bronşektazi baskın KOAH grubunda belirlendi (p=0.037). Sonuç: KOAH’lı hastalarda kronik bronşit, amfizem, bronşektazi fenotipleri arasında yaş, laboratuvar testleri, vücut kitle indeksi gibi temel değerlerde ve FEV1/FVC oranı hariç spirometrik ölçümler benzerdir düzeydedir. Bu üç fenotip başta kardiyak olmak üzere yüksek oranda komorbiditeyle birliktedir. En kısa yaşam süresi kronik bronşit ve amfizem fenotipinde, en uzun yaşam süresi bronşektazi fenotipindedir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Mahkûmlar ve genel populasyondaki akciğer tüberkülozunun karşılaştırılması
    (2020) Alizoroğlu, Dursun; Deniz, Sami; Canbaz, Mustafa; Erbaycu, Ahmet Emin
    Amaç: Mahkûmlardaki akciğer tüberkülozu genel populasyona göre daha yüksektir. Zayıf sağlık bakımı, kötü beslenme, azalmış fiziksel aktivite, kolay yayılım şartları bu prevelansı artırmaktadır. Çalışmamızda, mahkûmlarda görülen akciğer tüberkülozunun genel populasyonda görülen akciğer tüberkülozu ile karşılaştırılması amaçlanmıştır.Yöntem: 2010-2014 tarihleri arasında akciğer tüberkülozu teşhisi konulan 29 mahkûm ve 29 genel populasyona ait, toplam 58 hasta çalışmaya alındı. Hastalara ait tüm bilgiler bilgisayar sisteminden elde edildi. Hastaların yaşı, rutin biyokimyasal ve hemogram değerleri, bronş aspirasyonu ve balgam asidorezistan basil direkt bakısı, kültür sonuçları, sitolojisi, akciğer grafisindeki lokalizasyonu ve özellikleri (konsolidasyon, nodül, kavitasyon) ve verilen tedaviler kaydedildi.Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 35,7 yıl idi. Gruplar arası karşılaştırmada genel populasyonda kan protein düzeyleri mahkûm hastalara göre daha düşük idi (p=0,007). Kreatinin düzeyleri arasındaki fark sınırda idi (p=0,05). Akciğer tüberkülozunun akciğer grafisindeki özellikleri kıyaslandığında, mahkûmlarda konsolidasyon, genel populasyonda nodüllerin varlığı ön planda idi (p=0,018). Verilen tedavi açısından değerlendirildiğinde, 22 mahkûm hasta, 21 genel populasyona ait akciğer tüberkülozlu hasta klasik 4’lü tedavi almıştı. İki mahkûm ve 3 genel populasyonda görülen akciğer tüberkülozu olan hasta ise HRZES tedavisi almıştı.Sonuç: Mahkûmlarda saptanan akciğer tüberkülozunun genel populasyonda görülen akciğer tüberkülozu arasında hastalığın özellikleri ile ilgili, belirgin fark saptanmamıştır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Surgical and Non-surgical Treatments in Pleural Empyema Plevral Ampiyemde Cerrahi ve Cerrahi Olmayan Tedaviler
    (Galenos Publ House, 2025) Deniz, Sami; Aksel, Nimet; Ozdemir, Ozer; Vayisoglu Sahin, Gorkem; Cimen Celik, Ezgi; Gucsav, Mutlu Onur; Guldaval, Filiz
    Objective: Increasing number of patients are developing complicated pleural infection. We aimed at revealing the differences of treatment modalities performed in patients with empyema. Methods: Patients those had been diagnosed and treated for empyema were assessed in a retrospective design. For the definitive diagnosis of empyema, thoracentesis was made. We categorized the patients in two groups as therapeutic drainage (group 1) and open Results: A total of 360 patients, 57 of whom were women, were included. Tube drainage was applied to the patients in group 1, and therapeutic thoracentesis was applied to those not suitable for drainage. Patients who did not provide adequate drainage due to loculation were deloculated with fibrinolytic agent or video-assisted thoracoscopic surgery. In patients with advanced empyema with multiloculation and
  • [ X ]
    Öğe
    The effect of radiological phenotypes on survival of chronic obstructive pulmonary disease
    (İzmir Göğüs Hastalıkları Hastanesi, 2024) Deniz, Sami; Yılmaz, Emine Sena Dikmentepe; Erbaycu, Ahmet Emin
    Introduction and Aim: Emphysema, chronic bronchitis and bronchiectasis are the predominant phenotypes seen in chronic obstructive pulmonary disease (COPD) and may develop at different rates over time. The aim of the study was to investigate the effects of these three radiological phenotypes on survival in patients with COPD. Materials and Methods: The study was designed as retrospective and cross-sectional. Patients with stable COPD who applied between 2015 and 2019 and whose thorax high-resolution computed tomography were diagnosed with one of the three phenotypes radiologically were included in the study. A total of 90 male patients, 30 of whom had bronchiectasis, 30 had emphysema, and 30 had chronic bronchitis, were included. Age, body mass index, spirometry measurement values, blood tests, time of diagnosis, time of death, comorbidities and demographic data of the patients were recorded. Results: There was no statistical difference between the three groups in terms of age, baseline laboratory and spirometry values, except for FEV1/FVC. The FEV1/FVC ratio was found to be lower in emphysema-predominant COPD than in the other two phenotypes (p=0.023). While comorbidities such as hypertension, diabetes, and chronic heart failure were at a similar frequency between the three groups, coronary artery disease was found to be significantly higher in the emphysema group (p=0.030). The shortest survival was determined in chronic bronchitis and emphysema-predominant COPD, and the longest in the bronchiectasis-predominant COPD group (p=0.037). Conclusion: The phenotypes of chronic bronchitis, emphysema, and bronchiectasis in patients with COPD are similar in baseline values such as age, laboratory tests, body mass index, and spirometry measurements, excluding FEV1/FVC ratio. These three phenotypes are associated with a high rate of comorbidity, primarily cardiac. The shortest lifespan is in the chronic bronchitis and emphysema phenotype, and the longest in the bronchiectasis phenotype.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Tüberkülozda doğrudan gözetimli tedavi başarısı ve etkileyen faktörler
    (2022) Erbaycu, Ahmet Emin; Deniz, Sami
    Amaç: Türkiye’de tüberkülozluların (TB) tedavi ve takibi Verem Savaş Dispanserleri (VSD) tarafından ücretsiz, doğrudan gözetimli olarak yapılmaktadır. Bu çalışmada Aydın ilindeki TB’li hastaların hastalığa özgü karakteristikleri ve doğrudan gözetimli tedavi (DGT) başarısını ortaya koymak amaçlanmıştır. Yöntem: İldeki dört VSD’nin dört yıl boyunca takip ve tedavi ettikleri TB’li hastalar incelenmiştir. Bu döneme ait kayıtlardan 6.557 hasta bilgisine ulaşılmış, kayıtları eksiksiz ve tedavi sonuçlarını içerenler çalışmaya alınmıştır. Hastaların demografik, mikrobiyolojik, tedavi sonuçları kaydedilmiştir. Bulgular: 1.023 erkek, 490 kadın, toplam 1.513 hasta çalışmaya dahil edildi. 1.126 (%74,4) hastaya akciğer, 387 (%25,5) hastaya akciğer dışı TB tanısı konulmuştu. Akciğer dışı TB’de en sık lenfadenit (%44,1), ikinci sıklıkta plevral TB (%41,6) saptandı. TB’nin kadınlarda daha genç yaşlarda, erkeklerde orta ve ileri yaşlarda görüldüğü tespit edildi (p=0,0001). En yüksek negatif mikroskopik inceleme sıklığı 18 yaş altında saptandı (p=0,0001). Akciğer dışı TB sıklığı kadınlarda anlamlı şekilde daha fazla ve tedaviyle kür oranı anlamlı şekilde daha düşüktü (p=0,0001). Akciğer ve akciğer dışı TB’liler karşılaştırıldığında; akciğer TB’de daha yüksek ilaç direnci ve kür oranı vardı (p=0,0001). İlaç direnci erkeklerde, 18-65 yaş aralığında ve akciğer TB’de daha sıktı. Sonuç: VSD takibindeki TB’li hastalarda tedavi başarısı %87,5 olarak bulunmuştur. TB kadınlarda daha genç yaşlarda, erkeklerde orta ve ileri yaşlarda görülmektedir. En yüksek negatif mikroskopik inceleme sıklığı 18 yaş altı hastalardadır. Akciğer dışı TB sıklığı kadınlarda daha fazladır ve tedaviyle kür oranı düşüktür. Akciğer ve akciğer dışı TB’de DGT ülkemizde pratik ve etkin bir tedavi yöntemidir.

| İzmir Bakırçay Üniversitesi | Kütüphane | Açık Bilim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Gazi Mustafa Kemal Mahallesi, Kaynaklar Caddesi Seyrek,Menemen, İzmir, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim