Yazar "Atalar, Merve Sapmaz" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Hızlı Bozuk Konuşma Üzerine Bir İnceleme Çalışması(Dil ve Konuşma Terapistleri Derneği, 2021) Gerçek, Evrim; Erim, Ahsen; Atalar, Merve Sapmaz; Özkaraalp, İrem; Pehlivan, BeyzaAmaç: Bu çalışmada dil ve konuşma bozuklukları alanında yer alan ve akıcılık bozuklukları şemsiyesi altında bulunan HBK’nin tanımı, kapsamı, özellikleri, değerlendirilmesi ve terapisindeki güncel bilgilerin sentezlenmesi amaçlanmıştır. Böylece klinik ve araştırma alanında HBK’ye dikkat çekilmesi sağlanacaktır. Yöntem: Bu çalışmada geleneksel derleme yöntemi kullanılmıştır. İnceleme kapsamında; HBK’de görülen konuşma akıcısızlıkları, dilsel-motor özellikler, etiyoloji, eşlik eden bozukluklar, HBK’nin değerlendirilmesi ve terapisine ilişkin alanyazın incelemesi gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Yapılan incelemeler sonucunda, HBK’de konuşma hızının ötesinde akıcısızlık özellikleri, dil ve iletişim gibi diğer becerilerin de etkilendiği görülmüştür. Bunun yanı sıra HBK’nin diğer dil ve konuşma bozukluklarına ek olarak da görülebildiği, nadiren izole olarak görüldüğüne dair bulgular olduğu; HBK’nin etiyolojsi ile ilgili birçok farklı görüş ileri sürülmüş olup bunlarla birlikte bozukluğun nörolojik ve genetik temellerinin bulunduğuna dair pek çok kanıt temeli olduğu da görülmüştür. HBK’si olan bireylerde çeşitli becerilerde meydana gelen etkilenmelerin, bu bozukluğun çalışılması zor alanlardan biri olmasına neden olabildiği belirlenmiştir. Bu nedenle ayrıcı tanı içeren bir değerlendirmenin yapılması, terapi hedeflerini belirlemeye de yardımcıdır. Sonuç: HBK değerlendirmelerinde; konuşma hızının yanı sıra konuşmadaki akıcısızlık özellikleri, dil ve sesletim becerileri, dinleme ve anlatım becerileri, sözel olmayan iletişim becerileri, motor koordinasyon, işitsel ve görsel algı, bilişsel ve entelektüel beceriler, farkındalık ve kendini izleme gibi çok çeşitli becerilerin incelenmesi önerilmektedir. Birçok alanı etkilemesi nedeni ile çalışılması zor bir bozukluk olan HBK’de terapi genel olarak tanımlama, farkındalık, hız-sesletim-dil becerilerinin çalışılması ve izleme-takip aşamalarından oluşmaktadır. Bunlarla birlikte, HBK ‘kimsesiz çocuk’ benzetmesi ile anılmaktadır. Çünkü hem dil ve konuşma terapisi alanında hem de bozukluğu yaşayan bireyler arasında HBK’ye ilişkin farkındalığın oldukça düşük olduğu belirtilmektedir.Öğe Serebral Palside Dil ve Konuşma Bozukluklarına Yönelik Farkındalık Çalışması(Ankara Üniversitesi, 2023) Parlak, Mümüne Merve; Yıldırım, Cansu; Atalar, Merve SapmazAmaç: Çalışmanın amacı serebral palsi (SP) ve SP’li bireylerin dil ve konuşma bozukluklarına yönelik toplumsal farkındalığın incelenmesidir. Ayrıca toplumsal farkındalığın SP’li yakını olan ve olmayan katılımcılarda değişiminin araştırılması amaçlanmıştır. Örneklem ve Yöntem: Araştırmaya 57 kadın ve 38 erkek olmak üzere 95 kişi katılmıştır. Literatürdeki yayınlar incelenerek geliştirilen Google anket formu kullanılmıştır. Toplam 18 sorudan oluşan formda; katılımcıların demografik bilgileri, SP hakkındaki genel bilgileri, SP’de konuşma, dil, beslenme ve yutma bozuklukları hakkındaki farkındalıkları sorgulanmaktadır. Bulgular: Katılımcıların %80’inin (n=76) SP’li bir yakını yoktu. SP'li yakını olmayanların %59.2'si ‘‘SP ilerleyici bir hastalık değildir’’ ve %56.6'sı ‘‘SP'li çocuğun kardeşlerinin de SP'li olması beklenmez’’ sorularında fikri olmadığını belirtti. SP'li yakını olan bireylerin %36.3'ünün SP'nin ilerleyici bir hastalık olup olmadığı konusunda fikri yoktu. Tüm bireylerin %51.6'sının SP'li bireylerde disfaji, %50.5'inin ise beslenme güçlüğü hakkında fikri olmadığı tespit edildi. SP'li yakını olmayan bireylerin yarısından fazlası dil ve konuşma ile ilgili 8 sorudan 6'sı hakkında fikri olmadığını belirtti. Sonuç: SP'li yakını olan bireylerin genel bilgi düzeyi ve genel farkındalığının daha yüksek olduğu görülmüştür. Tüm bireyler için en az farkındalığın SP'de yutma ve beslenme bozuklukları konusunda olduğu belirlenmiştir. Toplumun SP ve SP’li bireylerin dil, konuşma, beslenme ve yutma bozukluğuna yönelik farkındalığın artması ve daha bilinçli hale gelmesi; bireylerin aktivitelere, iletişime ve hayata katılımları ve yaşam kalitelerinin artmasını destekleyebilir. Bu alanda toplumun farkındalığını ve bilgi düzeyini artırmak amacıyla eğitimler, seminerler düzenlenebilir; televizyon ve sosyal medya kullanılarak toplumsal farkındalık çalışmaları yürütülebilir.