Yazar "Aslan, Emine Çetin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Acil servis kullanımının değerlendirilmesi: kesitsel bir çalışma(Mersin Üniversitesi, 2023) Aslan, Emine ÇetinAmaç: Araştırmanın amacı, acil servislerin kullanım amaçları ve yoğunluğunu belirlemektir. Bu amaçla acil servise başvuran hastaların demografik özellikleri, tanıları (başvuru nedenleri), aciliyet düzeyleri (triaj grupları), taburcu durumları ve acile ulaşım şekilleri araştırılmıştır. Yöntem: Araştırma geriye dönük, kesitsel ve tanımlayıcı bir kayıt araştırmasıdır. Araştırma, İzmir’de faaliyet gösteren, Sağlık Bakanlığına bağlı bir B2 grubu bir hastanenin ikinci basamak acil servisinde yapılmıştır. Veriler hastane bilgi sisteminden alınmıştır. Araştırma verileri, 2021 yılı içerisinde gerçekleşen, 206393 başvuruyu içermektedir. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistiklerden yararlanılmıştır. Bulgular: Başvuruların %51.952’i erkeklere aittir. Ortalama yaş 32.22’dir. Günlük acile başvuru sayısı, ortalama 565.46’dır. Başvuru sayıları yaz aylarında daha yüksektir. Acil servisten yatış oranı %1.34, sevk oranı %1.27, ölüm oranı %0.06 ve tedavi olmadan acilden ayrılma oranı ise %0.14’tür. Acil başvurularının %0.87’si kırmızı, %87.99’u sarı ve %11.15’i yeşil triaj grubunda değerlendirilmiştir. En yüksek başvuru sayısı ve hastane yatışı solunum sistemi hastalıkları nedeniyle gerçekleşmiştir. Yaş gruplarına göre, acile başvuru tanıları farklılık göstermektedir. Başvuruların yaklaşık %94’ü kendi imkanları ile acil servise ulaşmıştır. Başvuruların %2.23’ü 112 acil servis ve %3.67’si asayiş ekiplerince acil servise ulaştırılmıştır. Sonuç: Araştırmanın yapıldığı acil serviste, başvuru sayılarının yüksek, hastaneye yatış, sevk ve ölüm oranlarının düşük olduğu sonucuna varılmıştır.Öğe Costs analysis of diabetes mellitus: A study based on hospital invoices and diagnosis related groups(Elsevier Sci Ltd, 2020) Top, Mehmet; Aslan, Hüseyin Mert; Akyurek, Cagdas Erkan; Aslan, Emine ÇetinObjectives: DM (Diabetes mellitus) is a serious community health problem and considered a burden of disease for social security institutions, households, and society. The objective was to analyse the costs of inpatients with diabetes mellitus. Study Design: This study has a descriptive, cross-sectional and retrospective research approach. Method: In the study, diagnosis related groups (DRGs) related with diabetes mellitus were analysed with regard to hospital invoices and DRG costing. This is a retrospective study on 649 patients who were hospitalized with the diagnosis of Type 1 (83 patients) and Type 2 diabetes mellitus (566 patients) in the year of 2013 at Ankara Numune Education and Research Hospital in Turkey. The study included patients with diagnoses of E10 Type 1 diabetes mellitus and E11 Type 2 diabetes mellitus. Type 1 and Type 2 DM costs were calculated by examining inpatient treatment invoices of related patients. DM treatment costs were limited according to hospital services. Results: The average age of diabetes mellitus patients in the study was 57.24 +/- 15.79 years old and the average length of stay for these patients was calculated as 9.56 +/- 10.35 days. The average amount of service activity invoice was calculated as $714.90 and average DRG amount was $1223.40 for 649 inpatients with the diagnosis of diabetes mellitus in 2013. A significant difference was found in average hospital costs between Type 1 and Type 2 diabetes mellitus patients. Conclusion: Disease cost analyses in hospitals are required in order to prioritize healthcare services, use resources efficiently and decrease the financial burden of diseases on the society. (C) 2020 Fellowship of Postgraduate Medicine. Published by Elsevier Ltd. All rights reserved.Öğe COVID-19 pandemisinin hastanelerin vaka karma indeksine etkisinin değerlendirilmesi: Tanımlayıcı bir araştırma(2022) Aslan, Emine Çetin; Orhan, MustafaAmaç: Araştırmanın amacı, koronavirüs hastalığı 2019 [coronavirus disease 2019 (COVID-19)] pandemisi döneminde, sağlık kurumlarının sunmuş oldukları sağlık hizmet üretim hacminin değişip değişmediğini araştırmaktır. Ayrıca COVID-19 hastalarının vaka karma indeksinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: Çalışma, retrospektif, kesitsel ve tanımlayıcı bir araştırmadır. Araştırma, Sağlık Bakanlığına bağlı bir B grubu hastanede yapılmış olup, veriler 2019 ve 2020 yıllarını kapsamaktadır. Sağlık hizmeti üretimindeki değişim tedavi edilen hasta sayısı, üretilen toplam teşhis ilişkili gruplar bağıl değeri ve vaka karma indeksi ile ölçülmüştür. Vaka karma indeksi, belli bir dönemdeki toplam bağıl değerlerin aynı dönemdeki toplam hasta sayısına bölünmesiyle hesaplanmıştır. Bulgular: Hastanede, 2019 yılında 15.944, ve 2020 yılında, 1.343’ü COVID-19 olmak üzere, toplam 10.697 hasta tedavi görmüştür. Dolayısıyla hasta başvurularında yaklaşık 1/3’lük bir azalış gerçekleşmiştir. Pandemi döneminde hastanede bakılan hasta sayısı ve üretilen toplam bağıl değer düşmüş, buna karşın vaka karma indeksi yükselmiştir. Hastanenin vaka karma indeksi 2019 yılında 0,90, 2020 yılında 0,97 ve COVID-19 hastalarında 0,99 bulunmuştur. COVID-19 hastalarının vaka karma indeksi dönemlere göre farklılık göstermiştir. Sonuç: Pandemi süreci hastanede üretilen sağlık hizmeti miktarının azalmasına neden olmuştur. Ancak vaka karma indeksi artmıştır. Vaka karma indeksindeki artışta, COVID-19 hastalarının teşhis ilişkili gruplar bağıl değerlerinin pandemi öncesi dönemde bakılan hastalarının bağıl değerlerinden yüksek olmasının yanında, düşük bağıl değerli vaka başvurularındaki azalışın ortak etkisinden kaynaklandığı sonucuna varılmıştır.Öğe COVID-19 Pandemisinin sağlık hizmetleri erişimine etkisinin değerlendirilmesi: Kesitsel bir araştırma(2022) Aslan, Emine ÇetinAmaç: Araştırmanın amacı, koronavirüs hastalığı-2019 [coronavirus disease-2019 (COVID-19)] ile mücadelede, sağlık sektörü içerisinde ve dışında alınan önlemlerin, toplumun sağlık hizmetlerine erişimine etkisini değerlendirmektedir. Ayrıca bazı tanımlayıcı değişkenlerin, salgın dönemindeki sağlık hizmeti alımına etkisi incelenmiştir. Gereç ve Yöntemler: Bu çalışma, kesitsel bir saha araştırmasıdır. Araştırma verileri, anket aracığıyla toplanmış. Araştırmaya, Türkiye genelinde 1.148 gönüllü katılmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı analizler ve ki-kare testi kullanılmıştır. Bulgular: COVID-19 pandemi döneminde 767 (%66,8) kişi herhangi bir neden ile sağlık hizmeti almaktan vazgeçmiştir ya da talebi ertelemiştir. Herhangi bir kronik hastalığı olanlar, tansiyon, diyabet ve astım hastaları, 65 ve üzeri yaştakiler ile kadınlar, karşıt gruplarına göre sağlık hizmeti alımlarını istatistiksel olarak anlamlı oranda daha fazla ertelemişlerdir. Hizmet talebini erteleme nedenleri içinde en sık belirtilen iki neden: Hastalığa yakalanma korkusu ve randevu bulamamaktır. En fazla ertelenen sağlık hizmeti türleri; poliklinik hizmetleri ile ağız ve diş sağlığı hizmetleridir. Katılımcıların %11,7’si COVID-19 geçirmiş ve %22,6’sı temaslı olmuştur. Hastalığı geçirenlerin ve temaslıların sağlık hizmeti almakta en sık yaşadığı sorun, test yaptırmak olmuştur. Sonuç: Araştırmada, COVID- 19 pandemisinin, dünya genelinde ve diğer salgınlarda da olduğu gibi sağlık hizmetlerine erişimi olumsuz etkilediği sonucuna varılmıştır. Pandeminin sağlık hizmetleri erişimi üzerine etkisi, sağlık hizmeti türüne göre değişmekte olup; hem arz hem de talep kaynaklı nedenleri bulunmaktadır.Öğe A cross-sectional assassment on the thyroidectomy procedures in Turkey(2022) Aslan, Emine Çetin; Aslan, HüseyinObjective: The aim of this study is to determine the types of thyroidectomy procedures and diagnosis, gender, age, clinical characteristics, and duration of stay in hospital in the patient population who underwent thyroidectomy in Turkey. In addition, it was aimed to determine the effect of demographic and clinical characteristics on the duration of hospital stay. Method: This research is a retrospective cross-sectional study. In the study, the demographic and clinical data of the patients who underwent thyroidectomy procedures during one year in Turkey were examined. Research data involves the data of the 25167 patients who underwent thyroidectomy procedures in the hospitals of the Ministry of Health in 2016. ICD-10-AM was used in grouping the diagnosis and procedures related to thyroidectomy cases. Descriptive statistics, Independent Samples T-test, Mann-Whitney U-Test, and Kruskal-Wallis test were used in the analysis of the data. Results: The most common surgical procedure performed in the patient group is total thyroidectomy. In the study group, the mean age was 49.62±12.917 years and the majority (81%) of patients were females. The average duration of hospital stay was 4.87±3.308 days. Conclusion: It was concluded that the duration of hospital stay was longer in patients who underwent a thyroidectomy procedure, in the male sex, those aged 50 years or over, those with a diagnosis of neoplasm, those with infection, hypertensive disease, and heart disease, those who underwent other surgical procedures in addition to thyroidectomy, and those who developed complications compared to other patient groups.Öğe Rates, causes, and types of readmissions after total joint arthroplasty(2020) Aslan, Emine Çetin; Ağırbaş, İsmailObjectives: The aim of the study was to investigate the causes and rates of readmissions within 90 days after primary and revision knee and hip arthroplasties.Patients and methods: A total of 1,516 patients (290 males, 1,226 females; mean age 64.7±10.5 years; range, 21 to 91 years) who underwent primary total hip arthroplasty (THA), primary total knee arthroplasty (TKA), revision THA, and revision TKA between January 2013 and December 2014 were retrospectively analyzed. All readmissions within 90 days as of discharge dates of patients were analyzed and were categorized as planned readmissions related to the index admission, unplanned readmissions related to the index admission, planned readmissions unrelated to the index admission and unplanned readmissions unrelated to the index admission.Results: Readmission rate in the overall of study group was found to be 5.61%. This rate varied depending on the procedure applied, ranging between 2.35 and 6.74%. Unplanned readmissions related to the index admission within 90 days consisted of 60.0% of total readmissions. A total of 82.0% of readmissions within 90 days was due to surgical reasons. Planned readmissions unrelated to the index admission within 90 days were also frequently seen (31.76%). Totally 48.23% of total readmissions within 90 days occurred within the first 30 days. A total of 48.23% of the total readmissions and 58.82% of the readmissions which were unplanned and related to the index admission occurred within the first 30 days.Conclusion: After knee and hip arthroplasties, readmissions occur due to various reasons. Therefore, it is of utmost importance to identify the readmission type in the evaluation of readmissions which may increase the effectiveness of precautions to be taken.Öğe THE EFFECTS OF HEALTH BEHAVIORS ON SELECTED HEALTH INDICATOR(Dilaver TENGİLİMOĞLU, 2022) Çıraklı, Ümit; Aslan, Emine ÇetinAim: This study was conducted with the aim of investigating the effects of health behaviors on health indicators. Methods: In this context, data of 38 OECD countries between 2005-2018 were analyzed by Panel ARDL cointegration analysis. Crude mortality rate, infant mortality rate, cancer mortality rate and low birth weight rate were used as health indicators, while calorie, protein, sugar and fat supply and alcohol consumption were used as independent variables. Results: As a result of the analysis, it was found that calorie supply affected positively the cancer mortality and low birth weight rate and the crude mortality rate negatively; protein supply affects crude mortality rate positively and others negatively; sugar supply positively affects all 4 health indicators; fat supply affects cancer mortality and low birth weight rate negatively and infant mortality rate positively; alcohol consumption negatively affects crude mortality and infant mortality rates, and positively affects cancer mortality and low birth weight rates. Conclusion: As a result, it was concluded that the effects of health behaviors on health indicators, except for sugar supply, are mixed.Öğe Türk sağlık politikalarındaki değişimlerin hastane popülasyon yoğunluğuna etkisi(2021) Türkmen, İbrahim; Aslan, Emine ÇetinÖrgütsel ekoloji kuramı; örgüt popülasyonlarının kurulma, gelişme, değişme, azalma ve ölümlerinin zaman içinde nasıl gerçekleştiğini incelemektedir. Bu çalışmanın amacı, Türk sağlık sistemindeki değişimlerin hastane popülasyon yoğunluğuna etkisini, örgütsel ekoloji kuramı açısından incelemektir. Hastane sayıları, Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan ayrıma göre, dönemler halinde değerlendirilmiştir. Hastane sayıları sahiplik açısından; Sağlık Bakanlığı hastaneleri, Üniversite hastaneleri, özel hastaneler, diğer hastaneler ve toplam olarak incelenmiştir. Araştırmanın verileri, Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan; Sağlık İstatistikleri Yıllıkları ve Yataklı Tedavi Kurumları İstatistik Yıllıklarından sağlanmıştır. Araştırma bulgularına göre, kamu sağlık politikalarının hastane sayıları üzerinde belirleyici etkileri olduğu görülmüştür. Kamu hastanelerinde politikaların etkisi daha doğrudan ve hızlı görülürken; özel hastanelerde bu etkinin daha dolaylı olduğu ülkenin ekonomik ve diğer politikalarından da etkilendiği görülmüştür. Araştırmada, 2010 yılından itibaren Türkiye’deki hastane popülasyonu yoğunluğunun dengelenme eğilimde olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ancak şehir hastanelerinin yaygınlaşmasının Sağlık Bakanlığını, özel ve dolayısıyla toplam hastane nüfusunu etkileyerek bu dengeyi değiştirebileceği tahmin edilmektedir.Öğe TÜRKİYE'DE KALÇA ARTROPLASTİLERİNİN SAĞLIK POLİTİKASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ(Zekai ÖZTÜRK, 2023) Aslan, Hüseyin; Aslan, Emine ÇetinBu çalışmanın amacı, kalça artroplastisinde revizyon yükünü, revizyon ameliyatlarındaki artış oranını ve revizyon nedenlerini belirlemektir. Türkiye'de kamu hastanelerinde 2013-2017 yılları arasında yapılan primer ve revizyon TKA'lar retrospektif olarak incelendi. Primer ve revizyon TKA uygulanan hastalar demografik ve klinik özellikleri açısından ğerlendirilmiştir. Beş yıllık bir süre boyunca toplam 50.647 (7.472 revizyon ve 43.175 primer) işlem değerlendirildi. Kalça artroplastilerinin toplam sayısı yıllar içinde artmıştır. Hastaların %84'ü 50 yaş ve üzerindeydi ve %63,6'sı kadındı. İmplantın mekanik komplikasyonları ve implantla ilişkili her enfeksiyon, revizyon olasılığını yaklaşık 77 kat artırır. Türkiye'de birincil ve revizyon THA sayıları her yıl artmaktadır. Türkiye'de revizyon THA oranları yıllar itibariyle düşüş göstermektedir.