Yazar "Arslan, Dilek Efe" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 8 / 8
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Akademik personelin kardiyovasküler risk farkındalıkları(2020) Arslan, Dilek Efe; Akça, Nazan KılıçGİRİŞ ve AMAÇ: Kardiyovasküler hastalıklar (KVH) ortayaçıkan semptom ve komplikasyonlarla hastaların yaşamkalitelerini azaltan ve ülke ekonomisine ciddi bir ekonomik yükoluşturan önemli bir sağlık sorunudur. Tanımlayıcı ve ilişkiseltipte yürütülen bu araştırmanın amacı sedanter yaşam ile riskaltında yer alan akademisyenlerin kardiyovasküler hastalıkrisk faktörleri hakkındaki bilgi durumları belirlemektir.YÖNTEM ve GEREÇLER: Araştırmanın dahil edilmeölçütlerine uyan 329 bireyin 272’sine (%73.71) ulaşılmış olupbu grup araştırmanın örneklemini oluşturuldu. Verilerintoplanmasında içinde araştırmacı tarafından oluşturulan;Akademik Personel Bilgi Formu ve KARRİF-BD ölçeğikullanıldı. Anket formu akademik personele dağıtılmış veişaretlemeleri için yaklaşık 20 dk süre verildi. Daha sonraaraştırmacı tarafından toplandı.BULGULAR: Akademik personelin KARRİF-BD toplampuanlarının ortalaması 20.23± 3.49 bulundu. Akademikpersonelden kadınların kardiyovasküler hastalıktan korunmaalt boyut puanı erkeklere göre istatistiksel olarak daha yüksekbulundu. Kardiyovasküler hastalık risk faktörlerini biliyorumdiyenlerin KARRIF-BD ölçek toplam puanlarının bilmiyorumdiyen gruba göre anlamlı olarak daha yüksek olduğu saptandı.Akademik personelin bel çevresi ile kardiyovasküler hastalıközellikleri puanlarının ortalaması arasında pozitif yönde birilişki olduğu belirlendi.TARTIŞMA ve SONUÇ: Akademik personelin KVH riskfaktörleri hakkındaki bilgi durumlarının ortalamanın üzerindeolduğu tespit edilmiştir. Ancak grupta santral obeziteaçısından riskli bireylerin olduğu görülmüştür. Bu riskleriazaltmak için akademik personele spor yapabilecekleriortamların sağlanması, beslenme programlarının düzenlemesive danışmanlıkların verilmesi önerilmektedir.Öğe Aromatherapy massage for pain and xerosis after repeated needle insertion into a fistula arm in hemodialysis(Innovision Communications, 2021) Akça, Nazan Kılıç; Akbuğa, Gökçen Aydın; Arslan, Dilek Efe; Şentürk, SibelContext . Repeated needle insertion into the fistula causes dry skin in hemodialysis (HD) patients. Dry skin can add to the acute pain from needle by increasing skin irritability. Objective . The aim of this study was to determine the effects of aromatherapy massage on acute pain and dry skin following needle insertion into an arteriovenous fistula in patients undergoing HD. Methods . The study was designed as a randomized controlled trial. Setting . The study took place at a dialysis center in a city center in Central Anatolia in Turkey. Participants . Participants were patients with arteriovenous fistulas who were undergoing HD at the dialysis center. Intervention . The 75 patients were randomly divided into 3 groups of 25 each: (1) the aromatherapy massage group received massage 3 times per week for a period of 4 weeks, for 12 sessions in total; (2) the olive-oil massage group also received 12 sessions of massage therapy on the same schedule; (3) the control group received only standard care. Outcome Measures . The study measured pain levels using a visual analog scale (VAS) and skin moisture using a skin moisture analyzer. Results . The mean VAS scores for acute pain of the aromatherapy and olive- oil massage groups postintervention were significantly lower than those of the control group (P <.001). The average skin-moisture scores of the aromatherapy-massage group were significantly higher postintervention and at the eight-week follow-up than those of the control and olive-oil massage groups (P <.01). In addition, at the end of 8 weeks, the mean VAS pain scores were significantly lower and the skin-moisture scores were significantly higher in the aromatherapymassage group compared to the control and olive-oil massage groups (P <.01). Conclusions . Aromatherapy massage can be an effective nursing practice to manage acute pain and dry skin from needle insertion at the site of an arteriovenous fistula in HD units. Further randomized controlled trials are needed.Öğe Aromatherapy massage for pain and xerosis after repeated needle insertion into a fistula arm in hemodialysis(InnoVision Communications, 2021) Kılıç Akça, Nazan; Akbuğa, Gökçen Aydın; Arslan, Dilek Efe; Şentürk, SibelContext • Repeated needle insertion into the fistula causes dry skin in hemodialysis (HD) patients. Dry skin can add to the acute pain from needle by increasing skin irritability. Objective • The aim of this study was to determine the effects of aromatherapy massage on acute pain and dry skin following needle insertion into an arteriovenous fistula in patients undergoing HD. Methods • The study was designed as a randomized controlled trial. Setting • The study took place at a dialysis center in a city center in Central Anatolia in Turkey. Participants • Participants were patients with arteriovenous fistulas who were undergoing HD at the dialysis center. Intervention • The 75 patients were randomly divided into 3 groups of 25 each: (1) the aromatherapy massage group received massage 3 times per week for a period of 4 weeks, for 12 sessions in total; (2) the olive-oil massage group also received 12 sessions of massage therapy on the same schedule; (3) the control group received only standard care. Outcome Measures • The study measured pain levels using a visual analog scale (VAS) and skin moisture using a skin moisture analyzer. Results • The mean VAS scores for acute pain of the aromatherapy and olive-oil massage groups postintervention were significantly lower than those of the control group (P < .001). The average skin-moisture scores of the aromatherapy-massage group were significantly higher postintervention and at the eight-week follow-up than those of the control and olive-oil massage groups (P <.01). In addition, at the end of 8 weeks, the mean VAS pain scores were significantly lower and the skin-moisture scores were significantly higher in the aromatherapy-massage group compared to the control and olive-oil massage groups (P < .01). Conclusions • Aromatherapy massage can be an effective nursing practice to manage acute pain and dry skin from needle insertion at the site of an arteriovenous fistula in HD units. Further randomized controlled trials are needed. (Altern Ther Health Med. 2021;27(3):39-45). © 2021, InnoVision Communications. All rights reserved.Öğe The effect of aromatherapy hand massage on distress and sleep quality in hemodialysis patients: A randomized controlled trial(Elsevier Sci Ltd, 2020) Arslan, Dilek Efe; Akca, Nazan Kilic[Abstract Not Available]Öğe Pain and autonomy level of the elderly with knee osteoarthritis in Central Anatolia(2020) Arslan, Dilek Efe; Kutluturkan, Sevinç; Kılıç Akça, NazanPurpose: The aim of this study was to determine the painand autonomy levels of the elderly with knee osteoarthritis.Materials and Methods: The descriptive study wasconducted with 147 patients who consulted thePhysiotherapy and Rehabilitation-Orthopedics Clinic of aResearch and Application Hospital in a city center Thedata were obtained by using information form, visualanalog scale and functional autonomy measurementsystem.Results: A significant, moderate negative relationship wasobserved between the age variable, the sub-dimension ofthe scale and the Functional Autonomy MeasurementSystem. When the autonomy level of the patients withknee osteoarthritis was evaluated, it was seen that theparticipants in the 65-74 age group had 1.28 times betterautonomy levels compared to those in the 75 and aboveage group. The study revealed a significant, weak negativerelationship between the duration of the illness and dailyactivities, mental functions and functional autonomymeasurement system score averages.Conclusion: It was found that the elderly with kneeosteoarthritis have lower levels of autonomy and beingsingle, low education level, advanced age, and increasedduration of illness affecting the level of autonomy.Öğe Perceived stress and stress in patients with chronic pruritus printing methods(Kare Publ, 2021) Yabacı, Sema; Arslan, Dilek Efe; Akça, Nazan KılıçAmaç: Bu çalışma; kronik kaşıntı problemi olan hastalarda stres düzeylerini ve stresle baş etme yöntemlerini değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Araştırma, Yozgat Bozok Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi, Yozgat Devlet Hastanesi ve Sorgun Devlet Hastanesi'nde yer alan dermatoloji polikliniklerine kaşıntı şikayeti ile başvuran hastalarla gerçekleştirilmiş olup 125 hasta örneklemi oluşturmuştur. Veriler hasta tanıtım formu, Visual Anaolog Skala, Algılanan Stres Ölçeği (ASÖ) ve Stresle Başa Çıkma Tarzları Ölçeği (SBÇTÖ) ile elde edilmiştir. Bulgular: Bu çalışmada; hastaların kaşıntı süresi ortalaması 27.11±49.74 (ay) ve kaşıntı şiddeti ortalaması (VAS) 6.52±2.05’dir. Hastaların ASÖ puan ortalaması 29.71±7.2 (14-47) olup algılanan stres ortalamanın üzerindedir. Şiddetli kaşıntısı (7 ve üzeri) olan kadın hastaların ASÖ puan ortalamalarının daha yüksek olduğu saptanmıştır (p<0.05). 4-6 yıl süreyle kaşıntı yaşayan hastaların çaresiz yaklaşımı daha çok kullandıkları saptanmıştır (p<0.05). Akşam saatlerinde kaşıntısı olan hastaların sosyal destek aramayı daha fazla kullandıkları saptanmıştır (p<0.05). Hastaların ASÖ ile boyun eğici yaklaşım puanları arasındaki zayıf düzeyde pozitif ilişki (r=0.292, p<0.001) ve ASÖ ile sosyal destek arama arasında ise zayıf düzeyde negatif ilişki (r=-0.182, p<0.05) bulunmuştur. Hastaların yaşı ile iyimser yaklaşım arasında zayıf düzeyde pozitif bir ilişki (r=0.275, p<0.01) bulunmuştur. Kaşıntı süresi ile kendine güvenli yaklaşım (r=-0.177, p<0.05) ve sosyal destek arama arasında (r=-0.216, p<0.05) zayıf düzeyde negatif bir ilişki tespit edilmiştir. Hastalık süresi ile sosyal destek arama (r=-0.224, p<0.05) arasında zayıf düzeyde negatif yönde ilişki saptanmıştır. Sonuç: Hastaların stres düzeyi arttıkça stres ile başa çıkmada pasif baş etme yöntemleri kullandıkları görülmüştür. Kronik kaşıntılı hastanın hemşirelik yönetiminde, hemşire aktif başa çıkma yöntemlerinin kullanımını artırmak için uygun görüşme yöntemlerini kullanmalıdırÖğe Personelin kardiyovasküler risk farkındalıkları(2020) Arslan, Dilek Efe; Kılıç Akça, NazanGİRİŞ ve AMAÇ: Kardiyovasküler hastalıklar (KVH) ortayaçıkan semptom ve komplikasyonlarla hastaların yaşamkalitelerini azaltan ve ülke ekonomisine ciddi bir ekonomik yükoluşturan önemli bir sağlık sorunudur. Tanımlayıcı ve ilişkiseltipte yürütülen bu araştırmanın amacı sedanter yaşam ile riskaltında yer alan akademisyenlerin kardiyovasküler hastalıkrisk faktörleri hakkındaki bilgi durumları belirlemektir.YÖNTEM ve GEREÇLER: Araştırmanın dahil edilmeölçütlerine uyan 329 bireyin 272’sine (%73.71) ulaşılmış olupbu grup araştırmanın örneklemini oluşturuldu. Verilerintoplanmasında içinde araştırmacı tarafından oluşturulan;Akademik Personel Bilgi Formu ve KARRİF-BD ölçeğikullanıldı. Anket formu akademik personele dağıtılmış veişaretlemeleri için yaklaşık 20 dk süre verildi. Daha sonraaraştırmacı tarafından toplandı.BULGULAR: Akademik personelin KARRİF-BD toplampuanlarının ortalaması 20.23± 3.49 bulundu. Akademikpersonelden kadınların kardiyovasküler hastalıktan korunmaalt boyut puanı erkeklere göre istatistiksel olarak daha yüksekbulundu. Kardiyovasküler hastalık risk faktörlerini biliyorumdiyenlerin KARRIF-BD ölçek toplam puanlarının bilmiyorumdiyen gruba göre anlamlı olarak daha yüksek olduğu saptandı.Akademik personelin bel çevresi ile kardiyovasküler hastalıközellikleri puanlarının ortalaması arasında pozitif yönde birilişki olduğu belirlendi.TARTIŞMA ve SONUÇ: Akademik personelin KVH riskfaktörleri hakkındaki bilgi durumlarının ortalamanın üzerindeolduğu tespit edilmiştir. Ancak grupta santral obeziteaçısından riskli bireylerin olduğu görülmüştür. Bu riskleriazaltmak için akademik personele spor yapabilecekleriortamların sağlanması, beslenme programlarının düzenlemesive danışmanlıkların verilmesi önerilmektedir.Öğe Terminal care and death through the eyes of Turkish nursing students: a qualitative research study(2021) Arslan, Dilek Efe; Şimşek, Nuray; Akça, Nazan Kılıç; Cerit, EsinAim: This study was aimed to determine the thoughts and feelings of nursing students emerging during the provision of care to terminally ill patients. Material and Method: It is a qualitative study. The study population consisted of 12 students who volunteered to participate in the study. Data were collected using a semi-structured interview form and focus group interview technique. Descriptive and content analysis techniques were used for the data analyses. Results: The study found out that the majority of the students defined death as a “sad ending” and “loss”. Some students stated that they kept an attitude of acceptance, while others stated that they experienced intense feelings of fear when they encountered death. The students stated that they generally felt sorry for the patient, felt ineffective, and experienced an intensification of their fears of death when providing care for terminally ill patients. Furthermore, all of the students said that terminal care should aim to “minimize pain and provide an abundance of resources”.Conclusion: This study shows that nursing students need to get more education about terminal care and that further qualitative studies should be conducted to investigate the feelings of nursing students from various aspects.